11 Aralık’ta MMA Türkiye tarafından gerçekleştirilen Smarties Next! 2023 etkinliğinde Türkiye’den ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelen dijital pazarlama gurularıyla trendlerin izlerini sürdük. Etkinlikte en öne çıkan tema, kişiselleştirmeden tutun da içerik üretimine kadar her alanda devasa bir kırılma yaratan yapay zekâ oldu. Sürdürülebilir dijital dönüşümden yapay zekâ etiğine, influencer pazarlamadan kullanıcı deneyimine pek çok alanda günceli yakalamamızı sağlayan konferanstan ve 2023 yılına dair en taze verilerden derlediğimiz 2024 trendleri karşınızda: 1. Algoritma Optimizasyonunun Önlenemez YükselişiDijital pazarlama alanında değişim rüzgarları sosyal medya arama optimizasyonuna doğru esiyor. Uzun yıllardır SEO ile, Google gibi arama motorları için ince ayarlar yapmaya odaklanırken artık eğilim TikTok ve Instagram gibi platformlara doğru kayıyor. Google’ın bizzat yaptığı açıklamaya göre Z kuşağının yüzde 40’ı araştırmalarını Google Arama üzerinden değil de bu platformlar üzerinden yapıyor. Bu açıklamanın ardından ben de kendi alışkanlıklarıma şöyle bir göz attım. Arama geçmişim, X soslu Y kuşağı mensubu olarak bu yıl hiçbir ürün araması için Google’a başvurmadığımı gösteriyor. Yalnızca sosyal medya ve e-ticaret platformları üzerinden ürün ve hizmet araması yapmışım. Bu alandaki kapsamlı araştırmaların sonuçlarından yola çıktığımızda da yeni trendin algoritma optimizasyonu olduğunu görüyoruz. Dijital pazarlamacıların, sosyal medya içeriklerinde anahtar kelimeler ve meta verilerle ince ayar yapmaya ağırlık vermeleri gerekiyor. Bir örnekle açıklamak gerekirse, video altyazılarını anahtar kelimelerle zenginleştirmek gibi kısayollarla keşfedilebilirliği önemli derecede artırmak mümkün olabiliyor. İçeriğinizin kısa ya da bu dev gürültü bulutu içinde dikkatleri çekecek kadar sıra dışı olması yeterli değil. Bahsettiğim gibi gizli reçetelerle algoritma optimizasyonunu sağlamak gerekiyor. Kısa İçerik ve “YouTube Shorts” DevrimiGünümüz tüketicisinin (biraz da bizlerin sayesinde) sürekli azalan dikkat süresine hitap edebilmek için en ideal format olan kısa video içeriklerinin yükselişi devam ediyor. Bu içerikler arasındaysa TikTok’u geride bırakan YouTube Shorts’un zirveye oturduğunu görüyoruz. Gallup tarafından yapılan araştırmaya göre, 2023 yılında gençler günde yaklaşık 1,9 saatlerini YouTube’da geçirmiş. TikTok 1,5 saatle ikinci sırada yer alıyor. Piper Sandler’ın verilerine göreyse gençler video içeriklere ayırdıkları zamanın yüzde 30’unu YouTube’da geçiriyor. YouTube yalnızca bir sosyal medya video platformu değil, aynı zamanda bir arama motoru hâline gelmiş durumda. YouTube Shorts ise günde 50 milyarın üzerinde görüntülemeye ulaşıyor. TikTok’taki içeriklerle ilgili mevzuata dair endişeler nedeniyle pazarlamacılar, kısa video içerikleri için YouTube Shorts ve Meta Reels’a yöneliyor. YouTube Shorts büyümeye devam eden bir dalga olarak gürül gürül geliyor.Yapay Zekâ ve Gelişmiş Sohbet Robotu ÇağıZuckerberg WhatsApp, Messenger ve Instagram için evrimleşmiş bir sohbet robotu olan Meta AI'ın beta sürümünün piyasaya sürüldüğünü Meta Connect’te duyurdu. Yakın zamanda, Elon Musk tarafından satın alınmadan önce Twitter olarak bilinen sosyal medya platformu X, Grok isimli yapay zekâ sohbet robotunu kullanıma açtı. Geleneksel sohbet robotlarından farklı olarak, bu yapay zekâ aygıtları kültürel farklılıkları da gözeten yaratıcı araçlar ve karakterler içeriyor. Bu karakterler özel kişiliklere, ilgi alanlarına ve görüşlere sahip olarak inşa ediliyor. Dolayısıyla kullanıcıya daha “insani” bir etkileşim imkânı sunuyor. Bu durumun da adaptasyon ve kullanım sıklığını artırıcı yönde etkisi olacağı tahmin ediliyor. 2023’ün en çok konuşulan yapay zekâ ürünü OpenAI’ın ChatGPT’si oldu. Hatta ChatGPT, şubat ayında tarihteki “en hızlı büyüyen tüketici uygulaması” rekorunu kırdı. Başta içerik üretimi olmak üzere pek çok alanda kullanıcıların hayatını inanılmaz derecede kolaylaştıran ChatGPT, yükselişini sürdürüyor. Ancak özellikle izinsiz veri kullanımı ve telif hakları gibi konularda başı beladan kurtulmuyor. Örneğin henüz birkaç gün önce New York Times, ChatGPT’nin üreticisi OpenAI ve Microsoft’a telif hakkı ihlali nedeniyle dava açtı. Dava gerekçesi, yayına ait makalelerin dil modelini eğitmek için herhangi bir ücret ödemeksizin kullanılmış olması… New York Times’ın şirketlerden maddi bir talebi yok. Ancak kendilerine ait her türlü verinin dil modelini besleyen veri setinden çıkarılmasını talep ediyorlar. Bu dava bir ilk olduğu kadar bundan sonraki gelişmelerin de belirleyicisi olacak gibi görünüyor. Her hâlükârda değişmeyecek bir gerçek var: Eksponansiyel hızla ilerleyen dil işleme modellerinin, sohbet robotu hizmetlerini şimdikinden çok daha etkin hâle getireceği. Tüketicilerin yüzde 80’i, yapay zekâ destekli etkileşimlerin hizmet deneyimlerini önemli ölçüde iyileştireceğini düşünüyor. İyi eğitilmiş dil modellerine dayanan sohbet robotları, sorun çözümünü hızlandırıp zamandan tasarruf sağlayarak müşteri etkileşimlerinde devrim yaratıyor. Robotlardan maksimum verimin ne şekilde alınacağı da dijital pazarlamacıların radarında olmaya devam ediyor.2. Oyun Değiştirici Güç: Hiper Kişiselleştirme 2024’ün en önemli trendlerinden biri şüphesiz hiper kişiselleştirme olacak. Smarties Next! 2023’te FMCG’den bankacılığa, perakendeden reklamcılığa kadar tüm sektör profesyonelleri konuşmalarında yapay zekâ aracılığıyla yakalanan hiper kişiselleştirmenin oyun değiştirici bir güç olacağını vurguladı. Modern tüketici, uzun yıllardır, tercihlerine göre uyarlanmış deneyimlere öncelik tanıyor. Netflix’in izleme geçmişinize dayanarak yeni bir dizi önermesi ya da Amazon’un alışveriş geçmişinize dayanarak yeni ürünler tavsiye etmesi gibi, en iyi ve nokta atışı kişiselleştirmeyi yakalayan markalar her daim kazanıyor. Zamansız, dikkat süresi kısa ve pazarlama mesajlarına boğulmuş tüketici, yalnızca kendisine özel üretilmiş tekliflerle yakından ilgilenebiliyor. Nihayetinde kendisine bu değeri sunan markalarla bağ kuruyor.“Kim?” sorusunun cevabı değişiyor: Nano-Influencer DönemiInfluencer pazarlama dünyasında odak nokta makrodan nanoya kayıyor. Bin ila 10 bin takipçiye sahip nano-influencer’lar, makro-influencerlar’a kıyasla yaklaşık iki kat fazla etkileşim yaratarak ilgi odağı olmaya başladı. Özellikle güzellik, moda ve sağlıklı yaşam alanlarında hizmet sunan markalar, yalnızca hedef kitleleriyle bağlantı kurmakla kalmayıp aynı zamanda çok daha ucuza içerik üreten bir grupla çalışmış oluyor. Nano influencer’lar daha odaklı bir hedef kitleye erişilmesini sağlayarak daha yüksek geri dönüşle sonuçlanan kampanyalar yaratılmasına da imkân tanınıyor. Bu odaklı ve etkili iletişimin 2024’ün ana trendlerinden biri olması bekleniyor.Artırılmış Gerçeklik ile “Dijital-Gerçek” Köprüsünü İnşa EtmekNe çok erken ne de çok geç… Şirketler bu alandaki yatırımlara hâlâ temkinli yaklaşıyor olsa da, artırılmış gerçeklik (AR) pazarının 2023’teki $25,1 milyar büyüklüğünün 2028’de $71,2 milyar seviyesine çıkacağı öngörülüyor. Bu alan, altyapı ve kitlesel kullanım düzeyleri nedeniyle henüz odak noktası olamadı. Ancak giderek artan kullanım oranları ve pazar büyüklüğü, pazarlamacıların “zamanı geldiğinde” yatırım yapmak gibi bir lükslerinin olmadığını da gösteriyor. Bu nedenle dijital ve gerçek dünya deneyimlerini bir araya getirmekle ilgili fırsatlara şimdiden daha yakından bakmaya başlamak şart. 2024’te giderek daha fazla markanın kampanyalarına artırılmış gerçekliği dahil ettiğini ve tüketicilerin sürükleyici ve cazip deneyimlere olan açlığını gidermek üzere yeni yollar keşfettiğini göreceğiz. 3. Mobilde Kusursuz Deneyim Sağlamak: Progresif Web UygulamalarıMobil internet kullanımındaki artışla birlikte Progresif Web Uygulamaları (PWA) da ön plana çıkıyor. Bunları kısaca, “kullanıcılara uygulama benzeri bir deneyim sunmak için modern web özelliklerinden yararlanan bir web uygulaması türü” olarak tanımlayabiliriz. PWA’ler, kullanıcılara bir internet sitesine mobilden erişim sağladıklarında uygulama benzeri bir deneyim yaşamalarını sağlayan yumuşak sayfa geçişleri, kullanım kolaylığı, hızlı yükleme ve çevrimdışı kullanım gibi avantajlar sunuyor. 2023 itibarıyla kullanıcıların yüzde 58’i websitelerine mobil cihazlar aracılığıyla erişiyor. Hâl böyle olunca onlara uygulamalar sayesinde alıştıkları akışkan kullanıcı deneyimini sunabilmenin yolu da PWA’den geçiyor. Son üç sene tüm dünya için baş döndürücü bir hızda geçti. İstesek de istemesek de, zaman zaman yetişmekte zorlandığımızı hissetsek de bu hızın yeni norm olduğunu kabul etmek gerekiyor. Bu yeni normsa pazarlama stratejilerinin seyrini belirleyecek akımları çok daha yakından takip etmeyi zorunlu hâle getiriyor. 2024’te, pazarlamacılar üretken yapay zekânın yükselişi, sorunsuz ve akışkan kullanıcı deneyimi sağlayan PWA’ler, kısa içeriğin hâkimiyeti ve hiper kişiselleştirme gibi trendlerden bol bol yararlanacak gibi görünüyor. Derinlerden gelen bu dip dalgayı takip etmek oldukça önemli, ancak başarının altın kuralının zamanında hamle yapmak olduğunu da unutmamak gerek.Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.