Birçok değişkeni dikkate alarak şirketine katkı sağlamaya çalışan yöneticiyi bir an için beyaz yakasından ayıralım. Ardından aksiyonu düşmeyen bir basketbol maçını yönetmesi için sahanın ortasına bırakalım. Acaba bu yönetici ne yapardı?Basketbol, dünyanın en popüler sporlarından biri. Üstelik birçok katı kurala sahip. Mesela, takımlar 24 saniyede hücum etmeli, sekiz saniyede yarı sahayı geçmeli, topu tutan oyuncu beş saniyeden fazla hareketsiz kalmamalı. Aksi hâlde top rakibe geçer. Steps ve fauller, basketbol hakemlerinin en sık karşılaştıkları ihlaller arasında yer alıyor. Tüm kural ihlallerinde hakem düdüğünü çekinmeden çalıyor.Peki örgütsel çıkarlar ve insan kaynakları politikaları dikkate alındığında yöneticiler karar verme süreçlerinde basketbol hakemleri kadar cesaretli davranabilir mi?Bu sorunun cevabını yönetici ve basketbol hakeminin karar verme süreçlerini karşılaştırarak arayalım. KapsamıYönetici, karar verme aşamasında basketbol hakemi gibi davranabilir. Ama asla bir hakem değildir. Hakem mevcut basketbol yasalarını kesin kez uygularken, yönetici şirket hakkındaki kararlarında duruma göre esneyebilen stratejileri belirlemek ve akılcı yöntemleri kullanmak zorunda.Yalnızca kuralların işletilmesi, iş yaşantısında başarısızlığı göze almakla eşdeğer. Yöneticinin örgütsel amaçların gerçekleşmesi için performans, etkinlik ve verimlilik işlevlerini dikkate alması gerekiyor.ÇevresiHakemler pozisyon kaçırmamak, maçı yaşamak ve isabetli kararlar vermek için maça hazırlıklı geliyor. Bunun da tek sebebi var: Maçı doğru yönetmek. Şirketlerin çevre taramasıysa birçok bileşeni kapsıyor. Müşteri sayısının artırılması ve çalışanların becerilerinin güçlendirilmesi hedefleniyor. Pazar payını artırmak, rakiplere üstünlük sağlamak ve tedarik zincirini geliştirmek, karar vermenin önemli kriterlerini oluşturuyor. Yöneticiden beklenen, verdiği kararlarla şirketin tüm işlevlerini uyum içinde yönetmesi… Bunun da özel bir nedeni var: Şirketi doğru yönetmek.ZamanıBasketbol hakemi, seyirci tezahüratının yoğunluğuna rağmen oyun ihlallerini görüyor ve bir düdükle tüm oyunu şekillendiriyor. Hızlı kararlarıyla oyunu durduruyor ve tekrar başlatıyor. Kararlarına yönelik itirazlar da Anlık Tekrar Sistemiyle (IRS) izleniyor ve gerekli görülürse değiştiriliyor.Yöneticiden hızlı karar vermesi, iş hayatının steps ve faullerine zamanında düdük çalması bekleniyor. Saniye ihlali yapmadan ve topla donup kalmadan yatırım yapmayı, kapasite artırmayı, yeni kampanya, ürün ya da yöntem geliştirmeyi bilmesi ve pazarın talebini tespit edebilmesi gerekiyor.Yönetici, basketbol hakemi gibi maçı tekrar izleyerek kararını sorgulayamaz ve zamanda yolculuk yaparak hatayı düzeltemez. Öyleyse tek seçeneği kalmıştır. Yoğun taraftar baskısı ve oyun heyecanına rağmen yönetici, şirket menfaatlerini korumak ve başarı elde etmek için düdüğünü yerinde çalmak ve “doğru karar” vermek zorundadır.Piyasaya hatalı teknik faul verilemez ve “pardon” denemez. Yanlış kararın bedeli çok ağır olur. Zarar, iflas ya da yok olmak anlamına gelir.AmacıBasketbol maçı kararlardan ibarettir. Hakemin temel amacıysa vereceği doğru kararlarla maçı kazasız belasız bitirmek. Yönetici de karar verme davranışıyla, olumlu organizasyonel sonuçları ve ekonomik değeri hedefler. Hakem, yöneticiye göre oldukça sert tedbirler uygulayabiliyor. Koşullar gerektirdiğinde oyunu durdurabiliyor, oyuncuyu atabiliyor ve bir takımın oyunu hükmen kaybettiğine karar verebiliyor. Yönetici, verdiği kararın uygulanmasında istenmeyen sonuçlarla karşılaştığında, sihirli bir değnekle tüm yönetim sürecini durduramıyor. Karar verme yetkisini, şirketin sürdürülebilir gelişimi ve verimliliği amacıyla kullanıyor. Yönetici, deneyimli ve uzman personeli yedek oyuncu kadar kolay bulamayacağı için, çalışanını doğrudan oyun dışı bırakamıyor. Basketbol hakeminin, maç yönetiminde otoriter bir yönetim uyguladığından risk alma çıtası oldukça yüksek. Bu durum hakemin müsabaka boyunca kriz yönetimi uygulamasına imkân tanıyor.Yönetici de örgütsel menfaatlerin korunması amacıyla risk alıyor. Yöneticilerin şirketleri bütünüyle hiyerarşik ve otoriter bir düzlemde yönetmesi imkânsızdır. Yöneticiler, konumlarına göre karar verme süreçlerinde çalışanlara söz hakkı vererek, krize toplam çabayla karşılık veriyor.ÖnemiOldukça yüksek tempolu maçta detaylı gözlem yapmak ve doğru karar vermek, hakem olmanın doğasında var. Hakemin tutarlı kararları müsabakanın sonucuna pozitif etki eder. Oyuncular, antrenörler, yöneticiler, medya mensupları ve seyirciler mutlu bir şekilde spor salonundan ayrılır. Hakem oyunun hakimiyetini kaybederse, yukarıda sıraladığım tüm paydaşlar spor salonunu memnuniyetsiz bir şekilde terk eder. Daha da fazlası, kaos oluşabilir ve taraftar çatışmaları meydana gelebilir.Yöneticinin sahaya çıktıktan sonra oyunu hissetmesi, faullerin maliyetini ve isabetli üçlüklerin kârını birlikte değerlendirmesi, çalışan ve müşteri memnuniyetini yükseltir. Fakat oyunu okuyamayan ve paydaş fikirlerine önem vermeyen yönetici, yönetim sorunlarına ve tepkilere yol açabilir. Başarılı hakem sakin kalan, saygınlığını koruyan, doğruluk ve dürüstlükle karar verendir. Başarısız hakemse, panikleyen majör hatanın yalnızca kendine değil tüm basketbol çevrelerine zarar vereceğinin bilincinde olmayan ve isabetsiz karar verendir. Başarılı yönetici geçmiş maçlardan tecrübe edinen, bağlayıcı kararlar verebilen, takım oyunuyla problemlere çözüm üreten ve çözüme kavuşturulan sorunun tekrar gündeme gelmesini engelleyebilendir. Başarısız yöneticiyse, takım ve oyuna yönelik denetleme ve düzenleme mekanizmaları oluşturmayan, yönetim katmanları arasında dengeyi sağlayamayandır. İş hayatının en kritik konularında yapacağı bir teknik faulün tüm paydaşlara sorun oluşturacağının farkına varamayandır. Yönetici, hata kaynaklarını belirlemeli ve aynı hataları tekrarlamamalı. Çünkü müsabakada işler her zaman tahmin edildiği gibi gitmez. Son saniyelerde yapılan sayılar, piyasanın rekabetini ve stres düzeyini artırır. Yönetici oyunda inisiyatif kullanmalı, verdiği kararlar motive edici, fırsatları fark eden ve zafiyetleri başarıya dönüştüren faktörler içermeli.Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.