Bill Gates’in takipçileriyle paylaştığı yaz tavsiyeleri arasında birçok kitap, bir Spotify listesi ve “harika işlenmiş” bir dizi olan Danimarka yapımı Borgen de vardı. Gates, Borgen için “İzlerken bir sürü şey öğrendim.” diye de not düşmüş. Bu tavsiyeyi küçük bir tebessümle karşıladım çünkü ben de koyu bir Borgen hayranıyım. Netflix’te keşfedip tıpkı Gates gibi bir çırpıda bitirmiştim. Dizi güce nasıl ulaşılacağı konusunda şu ana kadar gördüğüm en iyi dersleri veriyor.Danimarka’nın hükümet binası Christiansborg Sarayı’nın takma ismi olan Borgen aynı zamanda “kale” anlamına geliyor. Dizi, çok partili parlamenter sistemde koalisyon ve uyumu sağlamak adına çıkarları dengelemeye ve taviz vermeye dair sürekli bir uğraş içindeki kurgusal Danimarka başbakanı Birgitte Nyborg’un hikâyesini anlatıyor. Gates’in de dediği gibi bu yapım, başbakan dâhil hiç kimsenin diğer lider ve grupların desteği olmadan başarıya ulaşamayacağı siyaset dünyasında lider olmayı odağa alan şahane bir eğitim niteliğinde. Pazarlık, taviz ve insanları idare etme ya da kurnazlık diyebileceğimiz konularda sık sık ders olarak okutulabilecek sahneler izliyoruz.Nyborg insan idare etme becerisine kişisel ilişkilerinde de ihtiyaç duyuyor. Kocası, Nyborg’un yeni ve güçlü pozisyonuyla duygusal olarak başa çıkmakta zorlanır. Sonunda evlilikleri biter. Nyborg’un çocukları içinse annelerinin güce ulaşması kontrol edemedikleri bir mahremiyet kaybını beraberinde getirir. Siyasi gerekliliklerin onlarca yıllık dostlukları bile gölgede bıraktığı bir dünyada, Nyborg siyasette destekçisi olan dostları, değişen ittifaklar ve kıskançlıklar arasında yolunu bulmak zorundadır.Borgen’den Çıkarılacak En Önemli DersBence dizinin verdiği en büyük ders de en muhteşem sahnesi de ikinci bölümde karşımıza çıkıyor. Hemen durumu özetleyelim: Seçim henüz yeni yapılır ve aslında birbirlerinin sonunu getirmiş sağ ve sol partiler sayesinde Nyborg’un Ilımlı Partisi oyların büyük bir kısmını alır. Dolayısıyla hem sağ hem sol partiler iktidar ortağı olabilmek için Nyborg’un kapısını çalar. Partisi seçimle görevden alınan başbakan, kahramanımızı ofisine çağırıp Ilımlıların desteğini kazanmak için kabineden beş koltuk teklif ettiğinde Nyborg bu teklifi partisine “elimizdeki en iyi fırsat” diyerek sunar.Nyborg’un pazarlık masasında üstün elin kendisinde olduğunu görememiş olması, akıl hocası emekli politikacı Bent Sejrø’yu hayal kırıklığına uğratır. Nyborg’u Christiansborg Sarayı’nın en üst katına, Kopenhag’ı boydan boya gören balkona çıkarıp ”Tüm bunlar senin olabilir.” der. “Fakat güç, kucağına aldığın küçük bir süs köpeği değildir. Onu tutup kavraman gerek, yoksa bir bakarsın kaçmış gitmiş.” Nyborg bu öğüdü ciddiye alır ve kendi koalisyon hükümetini kurarak Danimarka’nın ilk kadın başbakanı olur.Ben de bu öğüdü kulağıma küpe yapacağım çünkü gerçekten bu sözlerde kendimden çok şey buldum. İş hayatımın büyük bir kısmını onay bekleyerek geçirdim. Çok sağlam çalışarak kimsenin gözüne sokmama gerek kalmadan fark edileceğini umdum. Emeklerimin karşılığı olarak da asıl hak ettiğim yere getirileceğimi sanıyordum. Yıllar boyunca Amerikan Gazeteciler ve Yazarlar Birliği’nde yönetim kurulu üyesiydim. Başkan olmak istiyordum fakat derneğin geleneklerine göre dernek başkanı, görevi yönetim kurulundan uygun gördüğü bir kurul üyesine devrediyordu. Daha girişken kurul üyeleri kampanyalarla koltuğu kazanırken ben bir köşede işimle uğraşıp teklifin bana gelmesini bekledim. Aynı durum iki kez yaşanınca artık canıma tak etti; ben de kulis yaptım ve başkan oldum. Fakat oyun bahçesinde bir arkadaş bekleyen o küçük çocuk gibi yalnız kaldığım ve dışlandığım için hayal kırıklığına uğradım. Elde etmek istediğim görev için sadece çalışmam yetmiyordu, aynı zamanda ne kadar istediğimi herkese göstermem gerekiyordu. Gates’in tuzu kuru tabii. İstediğinde gücü eline geçirmekten hiç çekinmedi. Ama Borgen benim gibi bu hatayı yapmış her lider için önemli bir ders sunuyor. İnsanların sizi tanıması için yanıp tutuşurken evde oturup elde etmek istediğiniz gücün hayalini kurabilirsiniz. Ya da Bill Gates ya da Birgitte Nyborg gibi kafanızı kullanıp fırsat anında risk alabilirsiniz. Unutmayın, kimse sizi evinizden çıkarıp hayal ettiğiniz yerlere getirmeyecek. Fırsatlar insanın karşısına kırk yılda bir çıkar. Kıymetini bilin.Orijinal yayın tarihi: 1 Haziran 2023Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.