Herkesin bütçeleri kıstığı ve binlerce kişinin işsiz kaldığı bu ekonomik durgunlukta girişimciliğe bir şans vermeyi mi düşünüyorsunuz? Çevreden “Şu zamanda startup kurmanın iyi bir fikir olduğunu düşünmek için biraz hayalperest olmak gerek.” sesleri yükselmeye başladı değil mi? Microsoft, Apple, Groupon ve Slack’in kurucuları gibiyseniz, akıntıya karşı yüzmenin işe yaradığını göreceksiniz.Hayranlıkla andığımız bu isimler krizi fırsata çevirmeyi bilip girişimlerini tam da ekonomik durgunluk döneminde hayata geçirmişler. 1970’lerin ortalarında kapitalizmin girdiği kriz ve 2008-2009’daki Büyük Durgunluk da kimseye gül bahçesi vaat etmedi. Ancak bu durum birçok vizyoneri durdurmaya yetmedi. Tam da böylesi kırılma anlarında Bill Gates, Steve Jobs, Andrew Mason ve Stewart Butterfield gibi isimler, dünyaya yeni bir şeyler sunarak zirveye oturmayı başardı. Ya da en azından, yepyeni bir şey olmasa da bilinen bir ihtiyacı bambaşka şekillerde, oldukça da zekice karşılayarak bulundukları konuma geldiler. Tabii ki kötü giden bir ekonomide yeni bir girişim kurmanın çocuk oyuncağı olduğunu söylemeye gelmedim. Fakat çıldırmak anlamına da gelmiyor. Havada belirsizlik kokusu olsa bile arayan için iş fırsatları hâlâ var. Unutmayın, hiçbir şey sizi fikrinizin gücü ve içinizdeki dürtü kadar ileriye taşıyamaz. İşte bu yüzden ekonomik durgunlukta girişimci olmanın delilik olmadığını size kanıtlayacağım. Daha az rekabet daha fazla fırsat yaratırİnsanlar net şeyler üzerine bahis oynamayı tercih eder. Size dağıtılan el pek parlak olmadığında hangi olasılık daha yüksektir? Tamam mı, devam mı? İnsanların çoğu daha iyi bir eli beklemeyi tercih eder. Peki ya siz güvenli limanınızda pusmuş daha iyi fırsatları beklerken cesur biri girip oyunun gidişatını değiştirirse? Daralan ekonomilerde fırsatlar oluşur. Çünkü böyle zamanlarda birçok işletme büyümeye yatırım yapmayı bırakır. Bırakır çünkü endişelenir.Kendi çevremden örnek vereyim. Şu an danışmanlık yaptığım birçok kişinin resmen stresten etekleri tutuştu. İlk hamleleri de masrafları kısmak oldu. Farkında değiller ama asıl büyük fırsatlar büyük şirketler korkudan pusuya yattığında ortaya çıkıyor. Bilin bakalım ilk bütçe nereden kesiliyor? Tabii ki pazarlama. Oysa ne büyük hata! Keşke farkına varabilecek ferasete sahip olsalar.Siz yeni girişim kurucuları, eğer aklınız varsa bu dönemde göz ardı edilen alanları belirleyip peşinden gitmelisiniz. Böylece, hazır diğerleri geri çekilmişken, satış ve pazarlama operasyonlarında güçlü bir konum elde edebilir, bu sayede gelecekte şirketinizi büyütmek için gerekli finansal kaynağı da elde edebilirsiniz. Unutmayın pasta yemeyi bekleyenler azaldıkça diliminiz büyür. Çeşitlenen yetenek havuzu Girişimci olarak başarıya giden yol kendi işini kurmaktan geçer. Ancak planlarınız arasında büyüme varsa bunu tek başınıza yapmayı aklınızdan bile geçirmeyin. Henüz başlangıç aşamasındayken dahi başkalarının uzmanlığına ihtiyaç duyacaksınız. İster güvenilir bir ortak olsun ister küçük ve hırslı bir ekip, bir şirketi şirket yapan sadece kurucusu hiçbir zaman değildir.Ekonomik durgunluk döneminde şirketler işten çıkarma konusunda aceleci davranır. 2023 yılında 3M, Whole Foods ve Deloitte gibi devlerden gelen işten çıkarma haberleri bu trendin devam ettiğini gösteriyor. Genel kanı, bu meşhur şirketler bile çalışanlarını işten çıkarıyorsa herkesi büyük bir belanın beklediği yönünde. Ancak ne demiştik, kiminin zararına olan şey bir başkasının yararına olur. Büyük şirketlerin işten çıkardığı çalışanları girişimciler için umut ışığı olabilir. Tüm bu işten çıkarmalar, bir yığın insanın yeni fırsatlar yakalayabilmesine olanak tanıyacak yetenek havuzlarının genişlemesini sağlar. Bir anda işinden olan insanların psikolojisini bir düşünün. Bu güvencesizlik özellikle yetenekli çalışanları yeni işverenlerine karşı daha minnettar hâle getirir. Gözleri başka şirketlere kaymaz, yalnızca sahip oldukları işe odaklanarak çok çalışırlar. Neden mi? Çünkü bir daha işten çıkarılmak istemezler.Dahası, şirketinizde çalışmayı hafife almazlar. Mesela şu an benimle çalışan çok yetenekli biri dört yıl önce işten çıkarıldığında onu havada kaptım. Şimdi bir bölümün başında yönetici olarak çalışan bu arkadaşımızdan dört yıl boyunca tek bir şikâyet duyduğumu hatırlamıyorum. Her zaman tek gayesi işi daha iyi kılmaya yönelik geribildirimler vermek oldu.Düşük maliyet, cazip çözümlerBüyük şirketlerin aksine girişimlerin genel gider maliyetleri daha düşüktür. Dünyanın dört bir yanında ofis açmak zorunda değilsiniz. Evinizde kullanmadığınız bir oda ya bir ortak ofis pekâla şirketinizin merkezi olabilir. Kendinize bile tam maaş ödemediğinizi düşündüğünüzde bu aşamada çalışanlarınızın sayısı da oldukça azdır. Peki giderlerinizin daha düşük olması ne anlama geliyor? En başta, geliştirdiğiniz çözümleri daha cazip fiyatlarla sunabilirsiniz. İnsanlar bütçelerini kısma eğilimindeyse ve ürününüz bir sorunu daha düşük bir fiyata çözüyorsa, bu uygun teklife balıklama atlarlar.Kriz ortamlarının bir güzel yanı da başka türlü ulaşamayacağınız potansiyel müşterilerle sizi bir araya getirmesi. Onlarla bağ kurarak şirketinizin ihtiyaçlara nasıl çözüm ürettiğini gösterme fırsatını elde edersiniz. Ben, pazar payını büyütmenin güven ve sadakat oluşturmaktan geçtiğini öğrendim. Ancak önce temeli atmanız ve kendinizi kanıtlamanız gerek. Bunun yollarından biri de insanların diğer alternatifleri değerlendirme eğiliminden faydalanmak.Başarılı bir girişimci olmakDünya Ekonomik Forumu, startupların neredeyse ABD, Almanya veya Japonya gibi bir G7 ekonomisinin gayrisafi yurtiçi hâsılasına eşit bir küresel pazar değeri yarattığını belirtiyor. Startuplar faaliyete geçtikleri ilk yıllarda önemli ölçüde büyüyerek ekonomik büyümeyi teşvik etmeye ve istihdam yaratmaya yardımcı oluyor.Tek bir işletmeyle ekonomiyi durgunluktan çıkaracak hâlimiz yok ama tarih, çalkantılı zamanların girişimciler için fırsatlar yarattığını bir kez daha hatırlatıyor. Unutmayın, durgunluk dönemleri gelir geçer. Yeter ki bu süreçte ekonomik koşulların sizi engellemesine izin vermeyin. Azimli olup fırsatlara gözünüzü dört açarsanız hayalinizdeki girişime erişebilirsiniz. Orijinal yayın tarihi: 9 Aralık 2023Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.