Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Uluslararası Konuk Yaratıcı Programı Gate 27 Kurucusu Tapan, sanata ve toplumsal etkileşime verdiği önemi her fırsatta dile getiriyor. Sanatın toplumu dönüştürme gücüne inanıyor ama bu gücün ekonomik yönünün ihmal edildiğini de ekliyor. Sanatı bir yatırım aracı olarak tanımlamasını istediğimizde sosyo-ekonomik getirilere odaklanarak “Grigory Petrov’un Beyaz Zambaklar Ülkesi’nde vurguladığı gibi, sanata yapılan yatırım toplumsal ilerlemeyi ve inovasyonu teşvik eden bir güç.” diyor. Sanatın düşündüren ve sorgulatan yanından esinlenen Tapan bilinçli kapitalizmi benimsediğinin altını çiziyor. Yani yalnızca maddi kazanç peşinde koşmadan, topluma fayda sağlama motivasyonunun hak ettiği değeri gördüğü yatırımlar yapmayı hedefliyor.Öte yandan sektörün barındırdığı risklerin de farkında. 2023’te sanat endüstrisinin $65 milyarlık hacme ulaşmasına rağmen piyasanın dalgalı bir yapıda seyrettiğine dikkat çekiyor. Bu açıdan bakınca sanatın sosyal değerinin, finansal değerinin önüne geçtiğini düşünüyor.Tapan’ın ilgi alanında, yine sanata içkin bir olgu daha var: Farklı disiplinlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan yaratıcılık. Çeşitlilik barındıran işbirlikleri, mevcut durumu yeni bir gözle irdelemeye ve geliştirmeye olanak sağlıyor. Bu mekanizmadan doğan yaratıcı yöntem ya da çözümlerin iş dünyasına çok büyük potansiyel sunduğunu söyleyen Tapan, sıradışı ürün ve hizmetlerin ancak dinamik koşullarda ortaya çıktığını hatırlatıyor: “Multidisiplinerlik kapsayıcı ve sürdürülebilir stratejilerin oluşmasına katkı sağlarken inovatif düşünceyi destekleyen bir sinerji yaratıyor.” Globalleşen dünyada kültürlerarası etkileşimlerin de büyük fırsatlar sunduğunu düşünen Tapan’a göre şirketlerin insan davranışlarını anlaması bu sayede mümkün oluyor. Dünya çapında sosyal sorumluluk projeleri geliştirmenin yolu da yine bu etkileşimden geçiyor.Bu yazı, Inc. Türkiye Ekim 2024 sayısında yayınlanmıştır. Abonelere özel çok daha fazla içerik için şimdi size özel tekliflerimizi inceleyin!