Design thinking yani tasarım odaklı düşünme gibi insan odaklı, yaratıcı ve yakın vadeli çözümler sunan yaklaşımlar, müşteri ihtiyaçlarını anlamak ve yenilikçi çözümler üretmek için güçlü bir rehber. Fakat çoğu zaman bir şey eksik kalıyor: Geleceği tasarlama becerisi. Daha önceki yazılarımda gelecek tasarımı üzerine düşünmeyi, tercih edilebilir gelecekler tasarlama kavramını ya da spekülatif dizaynı birçok açıdan inceledik. Fakat gelecekleri tasavvur ettiğimiz bir yaklaşım olarak gelecek odaklı düşünce diye Türkçeleştirebileceğimiz bir konuyla, “futures thinking” yaklaşımlarıyla hiç karşılaştırmamıştım. Bu yazıda sizleri çoklu gelecekleri düşünmenin neden bir gereklilik olduğunu tartışmaya davet ediyorum.Bugünden Geleceğe: Düşünme Alışkanlıklarımızı Yeniden Şekillendirmekİş dünyasında pek çok alanda ilerleme kaydettik. Operasyonel süreçlerimizi iyileştirip, maliyetleri optimize ederek ve performansı artırarak mükemmelliğe ulaşmayı hedefliyoruz. Yapay zekâ ve verimlilik alanında teknolojik araçları kademeli olarak entegre etmeye başladık. Bu sayede daha hızlı, hatasız ve pratik çözümler üretiyoruz. İnovasyon ve insanı merkeze alarak hareket etme konusunda farkındalığımız da gelişti. Örneğin artık müşteriyi anlamak, onlara özel çözümler sunmak ve deneyim odaklı tasarımlar yapmak konusunda hiç olmadığı kadar donanımlıyız. Fakat burada göz ardı edilen önemli bir konu var: Gelecek ihtimallerini düşünmek ve tasarlayabilmek.İnsan Odaklı Tasarımdan Bütünsel TasarımaSadece kendi türümüzün ihtiyaçlarına odaklanmak yerine, bütünün refahını gözeten tasarımlar üretmek bir seçim. Yalnızca etik bir sorumluluk değil. Aynı zamanda gezegenimizde sağlıklı gelecekler inşa edebilmek için bir zorunluluk.Eric Holthaus’un dediği gibi, “İnsanlık tarihinin en yaratıcı, anlamlı ve evrensel karşılıklar barından dönemlerinden birine girmek üzereyiz - çünkü buna mecburuz.”Çağımızın üzerine en çok kafa yorulan kavramlarından biri de anlam arayışı. Yaptığımız işte anlam bulmakta zorlanmamızın sebebi belki de burada saklı. Bütüne katkımızı göremememiz, çünkü zaten bütüne yatırım yapmıyor oluşumuz.Anlam arayışımız, yalnızca insani ihtiyaçları merkeze alan yaklaşımlarla sınırlı kalamaz. Gerçek anlamı, ekosistemin tamamını gözeten, her bir parçanın iyiliğini düşünen ve bütünsel bir fayda yaratan tasarımlarda bulabiliriz. Bu arayış, romantik bir idealden ziyade, insanlığın varoluşsal bir gerekliliği.Tasarım Odaklı Düşünme ve Gelecek Odaklı Düşünme: Farklar ve BenzerliklerInc. Türkiye’de yayınlanan daha önceki yazılarımda Dunne & Raby’nin A/B manifestosundan bahsetmiştim. Spekülatif tasarımda önemli bir yeri olan bu modelin A sütununda tasarım odaklı düşünmeyi, B sütunundaysa gelecek odaklı düşünmeyi okuyabilirsiniz.Tasarım odaklı düşünme bugünün ihtiyaçlarını anlamaya ve çözmeye odaklanır:Problemleri analiz eder ve müşterinin bakış açısıyla çözümler üretir.Kısa vadeli sonuçlara ulaşmayı hedefler. Mevcut dünyanın sınırları içinde düşünür ve genellikle egemen anlayışa hizmet eder.Gelecek odaklı düşünmeyse stratejik bir vizyonla daha uzun vadeli çözümler sunar:Geleceğe dair belirsizlikleri ve eğilimleri araştırır.Alternatif senaryolar, prototipler ve hikâyeler aracılığıyla geleceği somutlaştırır.Yalnızca geleceği öngörmekle kalmaz, geleceği tasarlama hedefi de taşır.Gelecek odaklı düşünme modelinde merceğimiz mevcut durumların ötesine geçer. Birkaç örnekle somutlaştırmak gerekirse:Tasarım odaklı düşünmeyle acil servislerde yaşanan stres ve karmaşayı bir problem olarak ele alabiliriz. Burada hasta ve personelin dahil olduğu atölyeler düzenlenerek, bekleme sürelerini azaltan ve hasta iletişimini iyileştiren çözümler geliştirebiliriz. Gelecek odaklı Düşünme yaklaşımıylaysa doğayla uyumlu bir yaşam tarzının hastalıkları azaltmaya yardımcı olduğu, hastalıkların önceden tespit edildiği ve hastanelerin yerine önleyici bakım merkezlerinin ön planda olduğu bir gelecek tasarımı yapılabilir. Ardından da adım adım bir program geliştirilebilir. Rejeneratif tarım ve sağlıklı gıda üretimi, erken hastalık tespit teknolojileri, önleyici bakım merkezleri için politika ve yasal düzenlemeler bu stratejinin alt başlıkları olabilir.Gelecek odaklı düşünmeyle çalışılan bir örnek daha: IKEA’nın Space10 laboratuvarında yapılan araştırma ve tasarımlar, geleceğin evlerini çevre dostu, teknoloji odaklı ve esnek hâle getirmeyi amaçlıyor. Örneğin hanelerin bireysel ihtiyacına göre enerji alışverişi yapmasına olanak tanıyan bir platformla güç kaynaklarını demokratikleştirerek yerel toplulukları güçlendirmeyi hedefliyor.Bu iki yaklaşımı bir bütünün tamamlayıcı parçaları olarak görmek mümkün. Tasarım odaklı düşünme, etik değerleri yüksek çevrelerce çalışıldığında bugünün sorunlarını çözerken gelecek odaklı düşünmeyse gelecekte karşılaşabileceğimiz fırsat ve tehditlere hazırlıklı olmamızı sağlar.Başka bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Sizce iş ve özel yaşamlarımızda geleceği sistemli bir şekilde düşünmeye ve tasarlamaya ne kadar vakit ayırıyoruz? Bir yandan günlük işlerimizi ilerletirken, diğer yandan edilgen bir konumda kalmamak için orta ve uzun vadeli geleceği şekillendirecek yaklaşımları iş hayatımıza dahil etmemiz gerekmez mi? Üstelik, bunun için fırsatların arttığı bir dönemdeyiz. Operasyonel pek çok görevimizi yapay zekâ araçlarına devretme imkânına sahipken, gelecek tasarımına daha fazla odaklanma şansı yakalıyoruz. Geleceği Şekillendirme AdımlarıGeleceğe odaklı çalışmalar, sistemli bir düşünce ve tasarım yolu gerektirir. Bu yolculukta benimsememiz gereken bazı değerler ve atmamız gereken adımlar var:Sinyalleri okumayı iyi bilmeliyiz. Yani gelecek hakkında bilgi edinmek için kulağımızı sinyallere sürekli açık tutmak, gelişen eğilimleri izlemek ve anlamak önemli.Geleceği şekillendiren olasılıkları tartışmak, daha geniş bir perspektif sağlar.Olasılıklara dair alternatif senaryolar yaratmak, farklı gelecek tasavvurlarınızda derinleşmemize, farklı açıları görmemize yardımcı olur.Bir diğer önemli aşama da bu senaryoları birkaç iterasyonda, multidisipliner bir ortamda, yaratıcı ve açık bir şekilde tartışmak. Fikir alışverişi yaparak daha zengin ve çeşitlenmiş geleceğe dair vizyonlar geliştirebilirsiniz.Tabii ki nihai amacımız da tercih edilebilir gelecek için strateji oluşturmak. Tüm bu çalışmalar sonucunda, rejeneratif ve döngüsel tasarımlarla daha sürdürülebilir, bütüne hizmet eden çözümlerin olduğu bir strateji geliştirilir.Gelecekten bugüne getirdiğimiz retrospektif yol haritasında, geleceği tasarlamak için neler yapmamız gerektiğini görür, yeni gelişmelere sürekli adapte olarak çalışmaya başlarız.Geleceğe miyop olmayı bırakıp, görüş becerilerimizi geliştirebiliriz. Bugün rutin işlerimizden biraz uzaklaşıp, vaktimizin küçük bir kısmını bile ayırarak orta ve uzun vadeli geleceği tasavvur etmeye başladığımızda, bunun bireysel ve kurumsal nelere evrilebileceğini düşünün. Minik bir başlangıç egzersizine davet ediyorum sizi: Siz neyin geleceğini tasarlamak isterdiniz? Bu gelecekteki temel değeriniz ne olurdu?Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.