Sosyal medya ve internet çağında liderlerin iletişim yöntemlerinin değişmesi gerektiği aşikâr. Bu değişim kişisel yaşamlarımızda olduğu kadar iş dünyasında da şart. Birkaç yıl önce, kimse sosyal medya aracılığıyla bir şirketin CEO’suyla mesajlaşmayı beklemezdi. Artık sadece ne söylediğiniz değil, derdinizi nereden ve nasıl anlattığınız da önemli.Bu bağlamda Diana Jones’un Türkçeye Liderlik Materyali olarak çevirebileğimiz Leadership Material adlı eseri rehber niteliğinde. Kitap içgörüler, ilgi çekici hikâyeler ve liderlerle yapılan koçluk seanslarından alınan örnekler içeriyor. İşletme profesyonellerine mentorluk verirken de benzer şeyleri gözlemliyorum. Deneyimlerime dayanarak liderlere aşağıdaki ilkeleri öneriyorum:1. Ne söylediğiniz kadar nasıl söylediğiniz de önemli. Günümüzde her iletişim iki kilit noktası var: Mesajınız ve üslubunuz. Mesajınız doğal olarak ne söylemek istediğinizle ilgili. Üslubunuzsa tutum ve duygularınızı nasıl ifade ettiğinizle. Her ikisi de ekibiniz ve müşterilerinizin size değer vermesini sağlayabilir. Ya da tam tersi gözden düşmenize sebep olabilir.2. Kelime seçimi ve noktalama işaretleri kritik. Yeni iletişim ortamlarında beden dili, ses tonu ve yüz ifadeleri bulunmadığından her kelime, cümle ve bağlam çok önemli. Detayları göz ardı etmek ve insanlara harekete geçmeleri için emir vermek kırgınlığa neden olur. Herkes yaptığı işin ve sadakatinin takdir edilmesini ister.3. Etkileşim ve işbirliği, emir ve kontrolden üstündür. Artık liderler iletişimi “bilgi gönder, bilgi al” olarak düşünmüyor. Uzmanlığınız ya da unvanınızın arkasına saklanamazsınız. Etkili bir lider olmak için tüm kanallarda kullandığınız dil, katılım ve işbirliği kültürü oluşturmalı.4. Yazdıklarınızla yaptıklarınız tutarlı olmalı. Video ve anlık mesajlaşmanın yaygın kullanımı sayesinde insanlar söylediklerinizle uyumlu davranıp davranmadığınızı hemen fark eder. Tonunuzun samimi ve sözlerinizle tutarlı olup olmadığını anlarlar. Eski alışkanlıklarınıza geri dönerseniz, ilişkileriniz ve nüfuzunuz hızla zayıflar.5. “Ben” “sen” ve “biz” kelimelerini dikkatli kullanın. Olumlu iş ilişkileri için bu üç kelimenin dikkatli kullanımı çok önemli. Zira bu kelimeler katılım, birlik ve işbirliği yaratabileceği gibi yabancılaşmaya da neden olabilir. İnsanlar hem hedeflerin hem de sonuçların bir parçası olmak ister. Müşteriler yalnızca işlemlerden ibaret değil, ailenizin bir parçası gibi hissetmeli.6. Ekibiniz hakkında konuşmak yerine doğrudan onlarla konuşun. Bir liderin ekibi hakkında konuştuğunu ama ekibiyle doğrudan iletişim kurmadığını kaç kez gördünüz? Bu durum genellikle ekibin beklenti dolu havasının hayal kırıklığına dönüşmesine ve önemli bir katılım fırsatının kaçmasına neden olur. Aynı durum müşterileriniz için de geçerli.7. Açık uçlu sorular sorarak katılımı en üst düzeye çıkarın. Açık uçlu sorular, ekip üyelerinin düşüncelerini ve deneyimlerini paylaşmalarına olanak tanır. Ana fikre katılsalar da katılmasalar da. Ekibin verdiği yanıtlar liderin içeriğini geliştirip yeni durumlara uyarlamasına olanak tanır sağlar. İnsanlardan kişisel görüşlerini paylaşmalarını isteyin.8. Kişisel olmayan ve pasif dilden kaçının. İlişkiler, liderle ekip veya ekiplerle müşteriler arasındaki mesafeyi daraltır. Kişisel olmayan dil, dinleyicilerin varsayımlarda bulunmasına, yorumlar yapmasına ve bağlantılar kurmasına neden olur. Bu da yanlış anlamalara ve bozulan ilişkilere yol açar. Yani “Ben mesajımı ortaya koydum, kim ne anlarsa anlasın.” diyerek ekiple ve müşterilerinizle arayı açmayın.9. Sorumluluğu üstlendiğinizi net bir şekilde gösterin. Kendinden hiç bahsetmeyen veya belirsiz bir “biz” ifadesi kullanan liderlerin sorumluluktan kaçtığı düşünülür. Günümüzün iş dünyasında farklı lokasyonlarda, evden, uzaktan, her yerden çalışıyoruz. Ne söylediğinizi yalnızca sözlerinizden anlayabilirler. Bu öneriler özellikle geleceğin liderleri ve katkılarının takdir edilmesini isteyen tüm profesyoneller için geçerli. Liderin dili unvanından, kıdeminden veya uzmanlığından çok daha önemli. Günümüz iletişim araçları ve beklentileri hızla itibar kaybetmenize neden olabilir veya sizi yüceltebilir. Seçim size kalmış.Orijinal yayın tarihi: 16 Mayıs 2024Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.(*) Bu yazının çevirisinde Türk okura hitap etmek için bir takım değişiklikler yapılmıştır.