Dijital dünyamızda “Ad” etiketli reklam içeren sosyal medya gönderileriyle sık sık karşılaşıyoruz. Bunlar başlangıçta, markalar için sosyal medyanın doğallığından faydalanarak daha samimi reklamlara giden yolda yenilikçi bir yöntem olarak görülüyordu. Ancak zamanla, markaların bu işbirliklerindeki yaratıcılığı aşırı kontrol etmeleriyle, bu reklamların yapay ve senaryoya dayalı geleneksel reklamlardan hiçbir farkı kalmadı. Influencer’ların hesaplarında paylaştıkları diğer projeler ve gönderilerle çelişen bu reklamlar her geçen gün daha da eğreti duruyor. İlk bakışta influencer pazarlaması ve içerik üreticileriyle (creator) yürütülen pazarlama faaliyetleri arasında pek de önemli fark bulamazsınız. Influencer pazarlamasında marka, anlaştığı influencer’ın güvenilirliği ve etkisine dayanarak mesajını yayınlatır. İlk etapta markaların ünlüler yerine influencer’ları tercih etmesi sektörde büyük bir değişim yaratsa da bu yaklaşım zamanla tüketicilerde hayal kırıklığına yol açtı.Bu hayal kırıklığı da içerik üretimine dayalı pazarlamaya geçişin önünü açtı. Bu pazarlamada yöntemi sadece marka bilinirliğine dayanmaz, influencer’ların yaratıcılıklarını kullanmalarına da olanak tanınır. Bu yaklaşımla, içerik üreticileri kendi güvenilirliklerini ve inandırıcılıklarını ön plana çıkarır. Markalarsa içerik konusunda daha arka planda kalır, projeyi yönlendirmek yerine genel yönergeler ve geribildirimler verir.Görünüşe göre markalar, pazarlamadaki yeni trendlere uyum sağlamada pek geri kalmıyor.Fakat önemli bir nokta var: Influencer pazarlamayla içerik üretimine dayalı pazarlama arasındaki farklar iyi kavranmalı. Bu bağlamda, markaların yapması gereken ilk iş, daha doğal yoldan büyümek için üreticilerle etkili işbirliklerinin nasıl kurulacağını öğrenmek olmalı.Influencer’lar pazarlamada miadını doldurdu. Sıra içerik üreticilerinde.Bana birkaç influncer ve içerik üreticisi sayın desem aklınıza ilk kim gelirdi? Influencer dedik mi moda, güzellik, yemek ve seyahat gibi daha geleneksel, yani yaşam tarzına dokunan alanlarda kitleleri etkileme gücü yüksek kişileri düşünürüz. İçerik üreticileri dediğimizdeyse canlı yayın, oyun ve eğlence içeriği gibi dijital alanları işgal eden yeni teknolojilerden ve platformlardan yararlanan kişiler bize göz kırpar. Peki bu durum pazarlamayı nasıl etkiliyor? İçerik üreticisi ve influencer pazarlaması arasındaki temel fark, bu işin nasıl yapıldığında bitiyor. Daha spesifik konuşmak gerekirse, asıl mesele markaların bireylerle nasıl etkileşim kurduğu. Yani güven inşa etmelerinden bahsediyorum.Influencer pazarlama stratejisinde, Instagram ve TikTok gibi uygulamalarda influencer’ların paylaştığı markalı içerikler arttıkça, tüketiciler kendilerini yorgun hissediyor. Yapılan araştırmaya göre katılımcıların yüzde 48’inin influencer'lara güvenini kaybettiği bildiriliyor. Fakat markalar, içerik üreticilerine reklamlar konusunda özgürlük alanı tanıdığında güvensizlik azalıyor. Böylece üreticiler takipçileriyle daha samimi ilişkiler kurabiliyor.Bugün bu stratejiyle içerik üreticilerinin etkisinin kabul edildiğini görüyoruz. Hangi mecrada olursa olsun, tüketicileri anlamanın pazarlama başarısı için kritik öneme sahip olduğu da bir kez daha ortaya çıktı. Yaratıcı ekonomiyi benimseyin.İçerik üretimine dayalı pazarlama hâlâ temel atma törenini yapsa da kalıcı olacak gibi görünüyor. Aslına bakılırsa, içerik ekonomisinin önümüzdeki beş yıl içinde neredeyse ikiye katlanarak $250 milyarlık pazar payını $480 milyara ulaştıracağı tahmin ediliyor. Ünlüler kadar tanınmış olmasalar da çok sayıda çevrimiçi takipçiye sahip içerik üreticiler, önemli ticari başarılar ve iş fırsatları yakalıyor.Dijital üreticiler için bir diğer dönüm noktası da yeni yayın hizmeti Kick’in, rakip platformu Twitch’ten ayrılan Kanadalı yayıncı xQc’yle $100 milyon değerinde iki yıllık bir anlaşma imzalaması oldu. Bu tarihi ve münhasırlık sunmayan sözleşme, Evolved Talent Agency’nin yönetiminde imzalandı. Mali değeri LeBron James’in Los Angeles Lakers’la imzaladığı $97,1 milyonu aşarak eğlence sektörü tarihinde yapılan en büyük 12. anlaşma olma özelliğini taşıyor.Etkileyici rakamların yanı sıra, sosyal medyanın geleneksel kanallara kıyasla daha ulaşılabilir bir reklam platformu olması nedeniyle de markalar dijital içerik üreticilerle çalışıyor. Bu durum, özellikle yatırımlarından en yüksek getiriyi elde etmek isteyen, yeni ve gelişmekte olan markalar için geçerli.İçerik pazarlama dünyası her geçen gün gelişiyor.Trendler başarının belirlenmesinde önemli bir rol oynuyor, kabul. Fakat içerik pazarlamacılarının teknolojiyle kampanyalar arasındaki tutarlılığı nasıl dengeleyecekleri konusunda daha iyi bir anlayışa sahip olmaları gerek. Bu üç anlama geliyor: Viral gönderilerin ucundan ne zaman tutacağınızı veya ne zaman içerik oluşturacağınızı bilmek, sürekli değişen bir algoritmada kendi yolunu bulmak ve yeni çıkan platformlardan yararlanmak.Influencer’ların aksine içerik pazarlamacıları, hedef kitlelerine samimiyetsiz anlaşmalar dayatmak yerine, trendleri ve markalı kampanyaları içeriklerine sorunsuz bir şekilde dahil etmelerine olanak tanıyan güçlü bir marka kimliği oluşturur. Bu durum, içerik pazarlamasının bir tür karşılıklı etkileşim süreci olmasından ileri geliyor. Yani, içerik üreten kişiler hem kendi gerçekliklerini korumayı başarıyor hem de kendi değerlerini yansıtan markalarla işbirliği yapıyor. Bu yaklaşım hem tüketicilerin markalara güvenini artırıyor hem de markayla içerik üreticisinin değerlerinin birbiriyle uyumlu olmasını sağlıyor.İçerik pazarlamacılarının en büyük yeteneğiyse bireysel yaratıcılık. Yapay zekânın bu ekonomiye etkileri henüz netleşmese de markalar şimdiden teknolojiyi pazarlama stratejilerine entegre etme yollarını araştırıyor. İçerik üreticilerinin de markaların da, yeni pazarlama alanlarına adapte olmak ve bu alanları etkin bir şekilde kullanmak için desteğe ihtiyaçları olacak gibi görünüyor.Yeteneğin değerini anlayan ve gerekli kitlelerle ilişkiler kurarken marka anlaşmaları veya etkinlikleri koordine edebilen eğlence ajanslarıyla çalışmak, hem influencer’lar hem de içerik pazarlayıcılarına fayda sağlayabilir. Gelecekteki yapay zekâ içeriklerinde meydana gelecek olası benzerlikleri gidermek ya da ücretlendirmede pazarlık yapmak gibi kıstasları sözleşmeye eklemek yasal temsiliyet açısından da önemli. İçerik üretimine dayalı pazarlamanın başarılı bir şekilde hayata geçirilmesi, sadece bir video yüklemek veya analitik ve metrikleri paylaşmakla olacak iş değil. Bu strateji içerik oluşturucular, markalar, yetenek ajansları ve hukuk temsilcilerinin bütünsel anlayışına dayalı, anlamlı ortaklıklar geliştirmek için yapılan yatırımlara dayanır. Kitlelerin influencer’lardan uzaklaşıp doğallık ve samimiyete yönelmesi içerik pazarlamacıları için organik şekilde büyüme ve marka kimliğindeki tutarlılıklarını sürdürmeye yardımcı olacaktır.Teknoloji geliştikçe, markalar bir içerik üreticisinin insani dokunuşunun tüketiciler üzerinde ne kadar büyük bir etkiye sahip olduğunu sık sık kendilerine hatırlatmalı. Orijinal Yayın Tarihi: 3 Ekim 2023Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.