Artık çoğu şirket için işe alım süreci bitmek bilmiyor. İş değiştirme sıklığının arttığı, yetenekleri tutmanın her geçen gün zorlaştığı, emeğin merkezinin kaybolduğu bir dünyada kimsenin potansiyel çalışma arkadaşlarına kötü bir deneyim sunma lüksü yok. Peki sürekli böyle bir maratonun içindeyken performansımızı nasıl koruyacağız? Ürkütücü ve imkânsız gözüküyor, değil mi? Neyse ki yardımcılar ve yararlanabileceğimiz araçlar her geçen gün artıyor.İşte O Anahtar: DijitalleşmeHer sene düzenli olarak hazırladığımız İnsan Kaynakları Dijitalleşme Raporu’nda şirketlerin yüzde 40’ının insan kaynaklarında dijitalleşmeye daha fazla yatırım yapmak istediği ortaya çıktı. Birçok işlemin hâlâ daha kâğıt kalemlerle yürütüldüğünü düşünürseniz umut verici. Ama aynı zamanda daha gidecek çok yolumuz olduğunu gösteriyor. İnsan kaynaklarının dijitalleşmesi aynı işe alım gibi hiçbir zaman bitmeyecek bir süreç. Çünkü insan kaynakları her zaman operasyona dokunan bir bölüm. İnsan oldukça operasyonel işlerimiz de olacak. İyi haberse, yaptığımız çalışmalara göre bu operasyonu yüzde 76’ya kadar azaltmak mümkün. Ama biz konumuza dönelim ve soru(nu)muzu daraltalım: İşe alımın dijitalleşmesi ne demek? Elbette esas amacımız doğru yeteneği şirketimize kazandırmak. Fakat işe alımda dijitalleşmenin temel hedefi şirketinizle çalışmak isteyen ya da sizin çalışmak istediğiniz herkese kusursuz bir deneyim sunmak. Bir pozisyona yüzlerce, hatta binlerce adayın başvurması şirketiniz ve sizin için mutluluk verici muhakkak. Bu aynı zamanda binlerce insanla doğru, saygılı ve zamanında iletişim kurmanızı ve onlarca farklı süreci yönetmeniz gerekiyor. Her şeyin yolunda gittiğini ve bir pozisyon için tam olarak aradığınız o adayı bulduğunuzu, bunu da hiç dijitalleşmemiş bir süreçte başardığınızı varsayalım. (Evet şahane insan kaynakları yöneticileriyle bu hâlâ mümkün.) Pozisyon doldu ama şirketinizin, insan kaynakları yöneticinizin ve potansiyel yeteneklerin başından neler geçti?Hepsinden önce şirketiniz yüklü bir maliyete katlandı. Dolaylı olanları bir kenara bırakalım ve doğrudan maliyeti hesaplayalım. 2024’te hizmet verdiğimiz müşteriler ve kariyer sitelerinden derlediğimiz bilgilere göre orta düzey bir İK profesyoneli ortalama ₺60 bin maaş alıyor. Açık olan pozisyona harika bir yetenek yerleştiren insan kaynakları yöneticiniz, işe alım için haftada 15 saat (yılda 780 saat) mesai harcıyor. Haftada 40 saatten yılda 2 bin 80 saat çalışan bu yöneticinin saatlik maliyetli ₺346,15. Buna göre yıllık işe alım maliyetinizse ₺269 bin 997. Bunun yanında bir de mülakat için ona destek olanları düşünürseniz maliyet daha da artıyor. Oysa dijitalleşmenin sadece basit bir adımı olan Aday Takip Sistemi’ni (ATS) kullansaydı, bu süre haftada 6 saate düşecekti. Buna göre yıllık ATS’yle işe alım maliyeti ₺107 bin 988. Dolayısıyla işe alım sürecini manuel yerine dijital olarak yapmak yüzde 60 maliyet ve zaman avantajı sağlıyor. Şirketiniz ₺162 bin kâr etti ama aynı zamanda ona destek sağlayan, hiçbir araç olmadan bu işe alımı gerçekleştirebilen İK yöneticiniz, kalan zamanda hangi harika işleri başarabilir? Bunu bir düşünün. Burada da insan kaynakları bölümünüzün ya da yöneticinizin üstünden müthiş bir operasyonel yük alıyorsunuz.Glassdoor’un 25 ülkede gerçekleştirdiği işe alım araştırmasına göre iş görüşmeleri ortalama 23 ila 25 gün sürüyor. Diğer bir deyişle şirketinizde çalışması potansiyel bir yeteneğin aklının bir köşesinde bu süre boyunca siz olacaksınız. Peki onun aklında nasıl yer etmek istiyorsunuz? Belki bu sürecin sonunda beraber çalışacaksınız, belki de şimdilik beraber çalışma şansınız olmayacak. Fakat ne olursa olsun dokunduğunuz herkeste iyi bir izlenim bırakmanız çok önemli. CareerBuilder’ın raporuna göre iş arama sürecindeki bir numaralı hayal kırıklığı adayların işverenlerden yanıt alamamaları. Araştırmaya katılanların yüzde 52’si hiç cevap alamadıklarını belirtmiş. Son bir yılda şirketinize çalışmak için başvuran kişi sayısını ve bunların en az yarısının sizin/şirketinizin hakkındaki hislerinin hayal kırıklığı olduğunu düşünün. İletişim çağında buna izin veremeyiz. Bunun için de kişiselleştirilmiş otomasyonlar, zamanlayıcılar ve hatırlatmalar, iyi tasarlanmış süreçleri uygulayabileceğiniz dijitalleştirme yatırımlarının dolaylı kazançlarını da mutlaka düşünmeniz gerekiyor. Öyleyse şirketiniz için kârlı, insan kaynakları profesyonelleriniz için rahatlatıcı, adaylar için de mükemmel deneyimi sunan bir çözüm arıyorsunuz. İlk adımda adayların şirketinizi tanıyacakları ve sizinle çalışmak için motive olacakları bir kariyer sayfasına ihtiyacınız var. Tüm mülakatların düzenli takip edilebildiği, birkaç tıkla ulaşılabilecek başvuru formunun yer aldığı, kişiselleştirilmiş bir “Hoş geldin.” e-postası gönderebildiğiniz bir paneli hemen bugün şirketinize adapte etmelisiniz.Dijitalleştikten sonra ne olacak: Yapay zekâya yer açınDijitalleşmenin çok yeni ama yaşamımızın tam ortasındaki adımı olan yapay zekâ tabii ki burada da işimizi kolaylaştırıyor. LinkedIn’in 2023 tarihli Global Recruiting Trends Raporu'na göre, aday belirleme süreçlerinde yapay zekâ kullanımı dünya genelinde yüzde 40 arttı. İşe alımda ne olursa olsun insan dokunuşu hep baki kalacak fakat her bir özgeçmişi gerçekten tek tek incelememize gerek var mı? Indeed’in referans verdiğim raporuna göre bir özgeçmişe ortalama altı saniye ayırıyoruz. Hem “Sadece altı saniye mi?” diye küçümseyebilirsiniz ama binlerce özgeçmişten her birine altı saniye ayırdığınızı düşünerek harcadığınız zamana yanabilirsiniz. Bir de tabii göremediklerimiz, kaçırdıklarımız, çeşitli önyargılarımıza kurban ettiklerimiz var. Oysa bu işi ilanınızla uyumlu büyük dil modellerine (LLM) bırakarak binlerce özgeçmişi dakikalar içerisinde tarayabilirsiniz. Nasıl mı?Yapay zekâ destekli sohbet robotları adaylarla ilk teması kurarak ön eleme yapar, sıkça sorulan sorulara anında yanıt verir ve mülakat tarihlerini planlar. Bu sayede insan kaynakları ekipleri daha karmaşık ve stratejik görevlere odaklanabilir. IBM'in 2023’te yaptığı bir araştırmaya göre yapay zekâ kullanımı işe alım süreçlerinde yüzde 70’e varan zaman tasarrufu ve yüzde 50 maliyet düşüşü sağlıyor. Ayrıca kişiselleştirilmiş geribildirimler sunarak aday deneyimini iyileştirmek ve memnuniyetini yüzde 60 artırmak da mümkün.Kısacası, işe alımın dijitalleşmesi artık bir tercih değil zorunluluk. Bu süreç şirketlere önemli maliyet ve zaman tasarrufu sağlarken aday deneyimini de iyileştirir. Yapay zekâ ve otomasyonun entegrasyonuyla işe alım süreçleri daha verimli ve etkili hâle gelir. Böylece insan kaynakları profesyonelleri operasyonel yüklerden kurtularak stratejik görevlere odaklanabilir. Dijitalleşme ve yapay zekâ, işe alımın geleceğini şekillendiriyor ve şirketlerin rekabet gücünü artırıyor. Bu dönüşüme ayak uyduran şirketler en iyi yetenekleri çekme ve elde tutma konusunda önemli bir avantaj elde edecek. Bu süreçte insan kaynakları profesyonelleri de artık sadece personel yönetiminin değil aynı zamanda şirketlerin dijital dönüşümünün de mimarları konumunda. Bu dönüşüme liderlik etmeye hazır mısınız?Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.