Kasım 2022’de Twitter’ın Los Angeles’taki ofisinden evine dönen Alphonzo Terrell, Slack hesabına giriş yapamadığını fark etmiş. Tıpkı toplu işten çıkarmaya kurban giden diğer 7 bin 500 Twitter çalışanı gibi… Terrell o an hissettiklerini “Yaşadığımız şey Avengers: Sonsuzluk Savaşı’ndaki o sahne gibiydi. Thanos’un parmağını şıklatıp insanları toza dönüştürdüğü sahne…” diye anlatıyor.İşten çıkarmalar sürpriz değilmiş. Tüm çalışanlar Elon Musk’ın şirketi satın alma sürecini yakından takip ettiğinden gidişatın az çok farkındaymış. Önce ilk satın alma hamlesini görmüşler. Ardından vazgeçişini ve yönetim kurulunun müdahalesini. Delaware Temyiz Mahkemesi yüzünden dünya kadar gereksiz şey öğrenmişler. Gerisi tarih. Ekim ayındaki Cadılar Bayramı’ndan birkaç gün önce, Musk yüzünde sinir bozucu bir gülüş ve elinde bir lavaboyla Twitter’ın San Francisco ofisine girdi. İngilizcede lavabo anlamına gelen sink kelimesinin sindirme anlamına da atıfta bulunarak “Bunu iyice sindirin.” diye tweet attı. Ertesi gün de şirketin dört üst düzey yöneticisini işten çıkardı. İşten çıkarıldığını fark eden Terrell’se endişelenmek yerine “İnanılmaz rahatladım.” diyor. Phonz lakaplı 41 yaşındaki Terrell’in bir zamanlar müzik yapımcısı ve sanatçı olduğunu biliyor muydunuz? O hâllerinden hiçbir şey kaybetmemiş. Gür sakalı, keli, iki kulağındaki halka küpeleri, burnundaki hızması ve mükemmel gülümsemesiyle karşımızda. 16 yaşından beri Budist olan bu genç adam insanların ruhuna dokunmayı sevdiğini söylüyor. Bir de yay burcu olduğuna dikkat etmemizi istiyor. Bu soğukkanlı adamın içinde bir de girişimcilik tutkusu var. Columbia Üniversitesi’nde öğrenciyken plak şirketini kurmuş. Ardından Afro-Amerikan girişimcilerin yarıştığı bir TV programına katılmış. Aradan geçen 20 yılda Sony, Showtime ve HBO gibi eğlence sektör devlerinde çalışmış. Sonunda Twitter’a girerek dünya çapında bu sosyal medya varlığını yöneten 30 kişilik ekibin başına geçmiş.Twitter’ın en iyi yanıyla da o zaman tanışmış. Bu platformun toplumsal hareketleri desteklediğine, dezavantajlı grupları bir araya getirerek güçlendirdiğine şahit olmuş. Madalyonun öteki yüzünü de görmüş. Twitter’da acımasız insanların da olduğunu ilk elden deneyimlemiş. Başta Musk belki bir şeyleri daha iyi hâle getirir diye umutlanmış. Terrell “Ne de olsa tarihin en bilinen teknoloji üstatlarından biri.” diyor. Tabii hayallerinin suya düşüşü uzun sürmemiş. Musk kısaca fos çıkmış.İşten çıkarma haberlerini duyunca Terrell’in içindeki girişimcilik ruhu kıpırdanmaya başlamış. Şayet kendini ifade özgürlüğü neferi olarak tanımlayan Twitter’ın yeni sahibi bu platformu daha özgürlükçü bir yere dönüştürmek için adım atmayacaksa o adımı Terrell atabilirdi. O gün öğleden sonra mütevazı takipçi kitlesini hâlâ belirsiz olan planları hakkında bilgilendiren şu minvalde tweet’ler atmış: “Bir sonraki adım ne bilmiyorum. Tek bildiğim yeni bir şeyler yapmanın zamanı geldiği.”İşten çıkarmaları takip eden Layoffs.fyi adlı siteye göre 2022’den beri Meta, Amazon, Google, Microsoft, Intel başta olmak üzere binlerce büyük teknoloji şirketinden yarım milyondan fazla çalışan işten çıkarıldı. Bu Dot-com çöküşünden bu yana yaşanan en büyük yetenek tasfiyesiydi. Üstelik diğer şirketlerde de işe alımlar durmuşken teknoloji çalışanları iş piyasasına akın etti.Girişimlerde iş arayanlar için bir ağ sunan Next Careers’ın kurucusu Anthony Nardini vaziyeti şu sözlerle anlatıyor: “Bu insanların çoğu hayatında ilk kez kovuldu. Eskiden şirketler onları işe almak için yarışırdı. Şimdi kendileri iş aramak zorundalar.”Bu toplu işten çıkarmalar, yeni bir kuşağı, startup kurucuları jenerasyonunu doğurdu. Hem de küllerinden doğan kurucuları. Küçük işletmelere finansman sunan Clarify Capital’ın 2023’te işten çıkarılan teknoloji çalışanlarıyla yaptığı ankete göre, katılımcıların yüzde 63’ü işten çıkarıldıktan sonra kendi şirketini kurmuş. Veri firması Live Data Technologies’in Inc. için yaptığı araştırma, son iki yılda en çok işten çıkarma yapan ABD’li teknoloji şirketlerindeki iş değişikliklerine odaklandı. Benzer şekilde bu araştırma da 2022-2023 arasında işten çıkarıldıktan sonra kendi şirketini kuranlarda yüzde 62’lik artış olduğunu gösteriyor.Gerçi bu Covid-19 pandemisinin ilk günlerinden bu yana ABD genelinde girişimciliğin daha da büyümesiyle aynı zamana denk gelen bir eğilim. ABD Nüfus İdaresi’ne göre 2023’te 5,5 milyon şirket açma başvurusu yapılmış. Bu bir rekor. ABD Ticaret Odası’nın küçük işletmeler politikalarından sorumlu başkan yardımcısı Tom Sullivan, bu artışı kısmen de olsa insanların günlük işlerini bırakmalarına imkân veren pandemi dönemi teşvik fonlarına bağlıyor. Sullivan “İnsanlar var olan bir sorunu çözmek için girişim kurar. Pandemi hiç olmadığı kadar çok sorunumuzun ortaya çıktığı bir dönemdi.” diyor. Fitili ateşledi: Nataliya Rogachkina iki yıldan kısa bir sürede iki kez işten çıkarıldı. Şimdi kendi çömlek atölyesinin başında. Önceki sayfada: 2022’de Twitter’dan kovulan Phonz Terrel.Peki bu insanlar nasıl işler kurdu? Genelde sosyal ağlar ve güneş enerjisi, yapay zekâ yazılımı ve kişisel stil hizmetleri gibi çeşitli fikirlerin peşinden gittiler. Bazıları için işten çıkarılmak atılan ilk kurşundu. Jenn AI adlı yapay zekâ destekli satış yazılımı şirketini kuran, Meta’nın eski yazılım mühendisi Alex Whedon “İyi ki işten kovulmuşum. Hep kendi girişimim olsun istiyordum ama kıdem tazminatımı içeride bırakmaya da gönlüm razı değildi.” diyor.Diğerleriyse hobilerini küçük işlere dönüştürerek teknoloji sektörünün içine düştüğü cendereden çıkmasını bekliyor. Nataliya Rogachkina da onlardan biri. İki yıl içinde hem Meta hem de Riot Games’den kovuldu. O da ek olarak yürüttüğü seramik satıcılığı işini çömlek atölyelerine ev sahipliği yapan bir işletmeye dönüştürmüş. Bakın Rogachkina bu deneyimini nasıl anlatıyor: “Sevdiğim şeyleri yapmak için iyi bir fırsat. Bundan sonra ne yapacağım konusunda daha seçiciyim.”Bir de girişimcilik gömleği üzerine biraz dar gelenler var. Sonuçta girişimcilik hayatı profesyonel olduğu kadar kişisel bir dönüşüm süreci. Silikon Vadisi şirketlerindeki yüksek maaş, hisse senedi opsiyonları, uyku kapsülleri, eğlenceye ayrılan bütçeler ve belki de en önemlisi istikrar, girişimcilik dünyasında ne yazık ki yok. Büyük Durgunluk, teknoloji krizinin şafağı ve pandeminin en karanlık günlerini hatırlayın. Bu şirketler büyümeye devam etti. Pazar payını artırdı ve yetenekler için acımasızca rekabet etti.O ihtişamlı günlerde zevki sefa içinde olan teknoloji çalışanları birer kazazedeye dönüştü. Şimdi gerçek hayatın zorlu yollarında yürümek zorundalar. Faturalarını her ay düzenli yatan bol sıfırlı maaşlarıyla değil, birikimleri ya da kıdem tazminatlarıyla ödüyorlar. Evde çalışmak için görkemli şirket kampüslerinden vazgeçiyorlar. Kurumsal hayatın merdiveninin bu kadar yükseğe tırmandıktan sonra ansızın altlarından çekilmesinin getirebileceği kayıp duygusuyla boğuşuyorlar. Bu geçiş süreci karmakarışık. Bir yandan da çok özgür hissettiriyor.Öne Çıkan VideoInc. Türkiye Haftalık BültenleriTemmuzun son perşembesinde Terrell göğsünde “Bizi gömmeye çalıştılar ama tohum olduğumuzu bilmiyorlardı.” yazan gri bir tişört ve elinde bir fincan çayla Google Meet’te göründü. Covid’i atlatmak için evine kapanmıştı. Yine de görüşmeyi kabul etti çünkü kurucuların nadiren hastalık izni aldığını çabucak öğrenmiş. Geçen yıl bir pazar günü apandisitini aldırmış ve ertesi gün telefona bakmaya geri dönmüş. Arkasındaki mantar panoda, kurucu ortağı ve Twitter’dan eski iş arkadaşı DeVaris Brown’le birlikte işten çıkarmalarından birkaç saat sonra tasarlamaya başladıkları sosyal medya uygulamasının tasarımını gösteren büyük kâğıtlar ve her yerde notlar var.O gece Terrell, Twitter’dan kendi işi kurmak için ayrılan mühendis arkadaşı Brown’ı aramış. Brown bir süredir Terrell’ı kendi işini kurması için teşvik ediyormuş. Ne de olsa kendisi şeytanın bacağını kırmış. “Sen neden yapmayasın ki?” diyormuş. Üstelik zaman da hiç olmadığı kadar müsaitti.Twitter’da çalıştığı durdurak bilmez o üç yıl boyunca geleceği hakkında hiç düşünememişti ki. İşten çıkarılması, 20 yılın yükünü omuzlarından atmak için iyi bir fırsattı. Bitirim ikili o akşam yaptıkları görüşmede ve ardından aylar süren buluşmalarında şu sorunun cevabını aradı: Geçmişteki hataları kötüleştirmek yerine bunlardan ders çıkaran bir sosyal medya platformunu nasıl oluşturacağız? Terrell “Var olanı klonlamak değil, gerçekten farklı bir şey yapmak istiyorduk. Bu yüzden geriye bir adım atıp geçmişin muhakemesini yaptık.” diyor.Spill’i, zamanında Twitter’da yöneticilerinin söylediği gibi “ifade özgürlüğü partisinin ifade özgürlüğü kanadı” diye pazarlamaya çalışmadılar. Twitter ve Facebook’un geliştirilmesi yıllar süren katı topluluk kurallarını ve nefret söylemi filtrelerini daha açılışta duyurdular. Tabii bazı farklarla. Twitter ve Facebook insanların yazılı iletişim kurduğu mecralar olarak doğmuştu. Fakat Spill kullanıcıları internet dünyasının ortak dili olan meme’lerle iletişim kuruyordu. En büyük farklarıysa şuydu: Nasıl ki diğer platformlarda en kışkırtıcı içerikler en çok etkileşimi alıyorsa burada tam tersiydi. Üstelik Terrell ve Brown, topluluk üyelerini destekleyen içerikler üreten kullanıcıları ödüllendirecek bir sistem bile geliştirmişti.Teknoloji devleri her zaman kendilerini dünyanın dertlerinin dermanı olarak gördü. Tıpkı Apple’ın o meşhur “farklı düşünenler”i gibi. Kaderin cilvesine bakın ki bir zamanlar girişimcilik ateşiyle kanı deli akan bu şirketler, orta yaşlarında bürokrasiye bulanmış durumda. Artık hesap verecekleri çok fazla müşteri ve hissedarı var. Pazar payını düşünmek zorundalar. Düzenleyicilerle yapılması gereken lobiler, her detayı sorgulayan yöneticiler… Tüm bunlar sadece yeniliğe değil, anlamlı bir değişime de engel olabiliyor.Her şeye rağmen bir arada: Google mühendislik biriminin eski müdürü Henry T. Kirk (ortada, gri kazaklı) işten çıkarılan ekibini Studio.init adlı bir yazılım geliştirme girişimine katılmaya ikna etti. Fotoğraf Krista Schlueter’a ait.Araştırmalar, halka arz edilen şirketlerin yetenekli mucitleri elinden kaçırdığını ve kalanların üretkenliğinin azaldığını gösteriyor. Alınan patentler üzerine yapılan çalışmalar da kayda değer yeniliklerin köklü şirketlerin aksine, startup’lar tarafından yapıldığını belirtiyor. Stanford Üniversitesi Hukuk, Bilim ve Teknoloji Programı Direktörü Mark Lemley, teknoloji devlerinin yıkımı nasıl “elbirliğiyle” getirdiğini şu sözlerle kaleme almış: “Şirketler büyüdükçe kurallara daha bağlı hâle gelir. İşler yavaşlar, sıradışı ve yaratıcı fikirlerin sesi kesilir.”Lemley son dönemdeki yapay zekâ patlamasının da bunun en açık örneği olduğunu söylüyor. Her ne kadar Google araştırmacıları ChatGPT gibi ürünlerin temelini oluşturan akademik makaleyi yazsa da bu teknolojiyi halka sunmak OpenAI’a nasip oldu. Teknoloji devlerinin temkinli davranmak için çok haklı sebepleri var. Milyonlarca kullanıcıya hizmet veriyorsanız ufacık bir deneyin bile faturası ağır olur. Girişimcilik ruhu içini kıpırdatan teknoloji meraklıları, bu şirketlerin dilinden düşürmediği inovasyon lafına aldanıp onlara çekildiğinde sonuç hüsran olabiliyor. Tam sekiz yıl boyunca Google mühendislik biriminin başında görev yapan Henry T. Kirk, arama devinin yıllar içinde ani hamleler yapmaktan daha fazla çekindiğini söylüyor. Ekibinin YouTube Music için yeni bir uygulamayı geliştirmesinin iki ay, uygulamanın hayata geçmesi için gereken onayın alınmasınınsa çok daha uzun sürdüğünü anımsıyor. Kirk “Çok hantal bir bürokrasi vardı. Hızlı hareket etme, statükoya meydan okuma becerisi yoktu.” diyor.Kirk daha önce kendi işini kuranlardan. Google’daki mesaisinin de uzun ömürlü olmayacağını biliyormuş. Fakat pek çok meslektaşı gibi, üç çocuk babası olan Kirk de bol sıfırlı maaşı ve sürekli değeri artan hisse senedi yüzünden yerinden kıpırdayamamış. Kirk “Artık buradan emekli olurum sanıyordum.” diyor. O böyle hayaller kurarken kader ağlarını örmüş. Ocak 2023’te gelen e-postada Google’ın işten çıkaracağı yaklaşık 12 bin çalışandan biri olduğunu öğrenen Kirk, ihtiyacı olan itici gücü bulmuş.Kısa süre sonra, kendisi gibi işten çıkarılan ekip arkadaşlarıyla bir görüşme ayarlamış ve onlara bir teklifte bulunmuş: Google’da yapageldikleri işi yani en hızlı şekilde yeni ürün özellikleri geliştirip test etmek. Ama aynısını startup’lar için yapan, kendilerine ait bir geliştirme mağazası. Böylece yine birlikte çalışabilir, kendilerinin patronu olabilir ve büyük teknolojinin bürokrasisiyle uğraşmak zorunda kalmazlarmış.Şubat ayında Kirk ve eski işinden altı arkadaşı, Google’dan aldıkları kıdem tazminatını yeni şirketleri Studio.init’in başlangıç finansmanı olarak kullanmış. Kendilerine mart sonuna kadar süre tanımışlar. Kirk şirketin başarısını, yazdığı LinkedIn postuna dayandırıyor: “52 günüm kaldı. Yardımınıza ihtiyacım var.” Böylece erken potansiyel müşterileri hemen kendilerine çekmiş, kartopu misali büyüdükçe büyümüşler.Hiç de kolay olmamış. Kirk ve kurucu ortakları bu süreçte çok şey öğrenmiş. Mesela sağlık sigortası sorunlarıyla uğraşmak ve işi yapmış olmalarının müşterilerin zamanında ödeme yapacağı anlamına gelmediğini öğrenmek gibi. Bir yıl sonra bile Kirk “Her şeye rağmen işten çıkarıldığıma mutluyum. ” diyor.Herkes aynı şeyi hissedecek diye bir şey yok. Kevin Kim, Studio.init’in kuruluşuna katılmayı kabul ettiğinde henüz yeni baba olmuş. Kaliforniya’nın kuzeyinde, Körfez Bölgesi’nde büyürken babası bir teknoloji startup’ında çalışıyormuş. Hâliyle bu dünyanın zorluklarını biliyormuş. Ama bu kadarını tahmin edememiş.Artık yeni doğan bebeğiyle daha az zaman geçirebiliyor, geceleri çok az uyuyormuş. Üstelik işi kurmak için harcadığı bu zamanın karşılığını göreceğinden de emin değilmiş. Oysa Google’dayken iş-yaşam dengesini kurmak ne kolaymış…Startup hayatının risklerini kaldıramayacağını kısa sürede fark eden Kim, birkaç ay içinde Studio.init’ten ayrılmaya karar vermiş. Mayıs 2023’te Google iş ilanı açtığında, tadı damağında kalan bu istikrara geri dönmeye heveslenmiş. Kim “Geriye dönüp baktığımda; ömrümü bu işe adadım, çok başarılı oldum, fakat çocuğumdan mahrum kaldım demek istemedim.” diyor.Kim gibi insanlara iş değişikliği süreçlerinde yardımcı olan Next Careers’dan Nardini, yakın zamanda işten çıkarılan birçok potansiyel girişimcinin akıbetinin aynı olduğunu söylüyor. Büyük bir şirkette çalışmış girişimciler artık paraya, bağlantılara ve prestije sahip olur. Fakat bu tecrübe bazı yönleriyle girişimcilik macerasına uyum sağlamayı da zorlaştırır. Nardin “İlkin ‘İyi bir maaşım, yan haklarım ve oldukça iyi bir hayatım vardı.’ gerçeğiyle yüzleşirler. Ardından ‘Şimdi bunların hiçbiri olmayacak.’ farkındalığını yaşarlar.” diyor. Eskiden milyarlarca kullanıcıya hizmet eden ürünler sunarken şimdi sadece yüzler, belki binler…Eski Google çalışanlarının kurduğu Xoogler adlı topluluk, Ocak 2023’te 14 bin olan üye sayısını, işten çıkarmalarla birlikte martta 28 bine çıkardı. Xoogler’ın kurucusu Christopher Fong, işten çıkarılan üyelerin bir kısmının çoğu yapay zekâ alanında girişimler kurduğunu, bir kısmının da iş piyasasının canlanmasını beklerken ya iş aradığını ya da danışmanlık yaptığını söylüyor.Özgeçmişte Google yazmasının hem iş arayanlar hem de yatırımcılarla görüşmeye çalışanlar için hâlâ avantaj sağladığını belirten Fong, bunun eskisi kadar anlamlı olmadığını ifade ediyor: “10 yıl önce eski Google çalışanı olmanın bir ağırlığı vardı.” Şimdiyse Google çalışanları hâlâ dikkat çekse de işten çıkarmalar teknoloji alanında yetenek bolluğu yarattı.Son iki yılda kurulan startup’larsa mevcut yatırımlardaki keskin ve ani düşüşle mücadele ediyor. PitchBook’a göre 2021-2023 arasında işten çıkarmalar artarken startup girişim finansmanında da yaklaşık yüzde 50’lik bir düşüş yaşandı.Biyokimya alanında doktora derecesini aldıktan sonra bir süre Amazon’da çalışan Ashanti Matlock’a göre girişimlerin sermaye arayışları “zeki insanlar için piyangoya” dönmüş durumda. Ocak 2023’te işten çıkarıldığında iş arkadaşıyla kendi sentetik biyoloji şirketlerini kurarak DNA üzerinde veri depolama yollarını çalışmaya karar vermişler. Fikirleri kısa vadede para getirmeyecek gibi görünüyor. Üstelik araştırma-geliştirme için de bir hayli finansmana ihtiyaçları var. Böyle zamanlarda yatırımcıların da beklentisi hızlı geri dönüştür. Matlock “Yatırımcılar kesenin ağzını kapattı.” diyor.Matlock’un adını gizli tutmamızı istediği şirketi, 2022’de işten çıkarılan kurucular için Türkçeye Kovulmadı, Desteklendi olarak çevirebileceğimiz Funded, Not Fired adlı bir program başlatan erken aşama bir VC şirketi olan Day One Ventures’dan $100 bin yatırım almış. Yaklaşık bin 200 kişinin başvurduğu bu programda Meta, Stripe, Twitter ve Lyft’ten gelenlerin sayısı bir hayli yüksekmiş. Fakat aralarından sadece yedi şirket seçilmiş.Tabii ki bu para kurucu ortakların tüm ihtiyaçlarını karşılamaya yetmiyor. Finansal olarak ayakta kalabilmek isteyen Matlock, başka bir biyoteknoloji girişiminde çalışmayı kabul etmiş. Geceleri ve hafta sonlarını da kendi işini kurmaya ayırmış. Denge kurmak zorlaşınca, daha bir yıl geçmeden, kendi kurduğu şirketinden ayrılmış. “Zihnimi aynı anda birçok şeye bölmek çok yorucuydu. Ben de faturalarımı ödeyebileceğim işi seçtim.” diyor.Kaybedilen zaman ve gelirin yanı sıra bu geçiş sürecinde küllerinden yeniden doğan kurucular, ilmek ilmek işledikleri kariyerlerini daha mütevazısıyla ikame etmekte zorlanıyor. Emily Woo, Meta’da ticaret stratejisi birimine kabul edildiğinde “başardığını” hissetmiş. İyisiyle kötüsüyle, böyle bir işe girmek, beceri ve deneyimlerinin bir nişanesi, bir statü sembolüymüş. 2023’te işten çıkarıldıktan sonraysa geçimini sağlamak için kendi kişisel stil danışmanlığı işini kurmuş. Bir tür kimlik bunalımı yaşadığını söylüyor. Bu işte ilerlemesini tavsiye eden arkadaşlarına karşı çıkmış. New York’ta yaşayan ve bir fintek şirketinde çalışan Woo “Meta benim hayalimdeki işti. Çıkarıldığım için de, bu yaptığım iş için de kendimden utanıyorum.” diyor. Bakmayın böyle dediğine. Şimdilerde yaptığı işi küçümsemiyor. Sadece keşke kendi isteğiyle bu kararı verseydi diye hayıflanıyor. 2023’te Dell’den çıkarılan 13 bin kişiden biri olan Jake Whitman da aynı iç sıkıntısını yaşamış. 13 yıl Dell’de çalışan Whitman AMD ve HP gibi diğer teknoloji devlerinde de benzer görevler üstlenmiş. İşten çıkarıldıktan sonra aylarca, işini kaybeden insanlar ne yapıyorsa onları yapmış: Kariyer koçlarıyla konuşmuş, özgeçmişini gözden geçirmiş ve yeni pozisyonlara başvurmuş. ”Her dakikasından ayrı ayrı nefret ettim.” diyor.Birden aydınlanmış. O havasız ofislerde çalıştığı yıllar boyunca düzgün bir izlenim sergilemek gayesiyle kollarındaki dövmeleri gizlemek zorunda kaldığını hatırlamış. Oysa hayali, bir fidanlık açmak ya da arıcılık yapmakmış. Teknoloji dünyasına geri dönerse yine başka yerlerde olmayı arzu edeceğini fark etmiş. Ağustos 2023’te iş aramayı bırakmış. Üniversite yıllarında yaptığı işe dönmüş. Teksas merkezli Bright Power Wash’u, yani yüksek basınçlı suyla temizlik yapan şirketini kurmuş.Her şeyin bir bedeli var elbette. İş kurmak için motorunu satmış ve daha mütevazı bir yaşama yönelmiş. Bir aydınlanma daha yaşamış. Google reklamlarına paralar yatırmaktansa kapı kapı dolaşmanın daha etkili bir pazarlama stratejisi olduğunu keşfetmiş. Nereden bakarsanız bakın, onlarca yılını teknoloji dünyasına adayan Whitman’ın kariyeriyle bu işin alakası yok. Peki onu bu yolda tutan şey ne? Egosu. “Egonuzun eylemlerinizi ve duygularınızı belirlemesine izin vermediğinizde dünya başka bir yer oluyor.” diyor.Küllerinden doğan bu kurucuların kaçının başarılı olacağı veya bu başarının nasıl algılanacağı muamma. Live Data Technologies tarafından hesaplanan iş değişikliği istatistiklerine göre, işten çıkarılan teknoloji çalışanları arasında kendilerini girişimci olarak tanımlayanların artmasının yanı sıra kendi işini kurma oranında da benzer bir artış mevcut. Bu girişimleri göz kamaştırıcı finansman turlarına veya büyük çıkışlara hazırlanan şirketler olarak hayal etmeyin. Yine de günbegün sayıları artıyor. Dünyaya iz bırakma şanslarını da ellerinde almamak gerek. ABD Ticaret Odası’ndan Sullivan “Ülkenin girişimcilik gerçeği bu. Ömrü hayatımda, girişimci olarak küresel şirketlerle rekabet etmenin bu kadar kolay olduğu bir dönem görmedim.” diyor. ABD Nüfus İdaresi’nin son verilerine göre küçük işletmelerin yüzde 82’sinin hiç çalışanı yok.Bu girişimciler teknoloji devleriyle rekabet etmekle kalmıyor, bu şirketlerde çalışırken edindikleri beceri ve bilgileri de paylaşıyor. Kendi girişimini de bırakan eski Google çalışanı Kim bile bu durumu olumlu karşılıyor. “Zor olsa da bu işten çıkarmaların üst düzey teknoloji şirketlerinde yoğunlaşan teknoloji uzmanlığının yayılmasına yardımcı olacağını düşünüyorum.” diyor.Bu girişimcilerin mücadele etmesi gereken zorluklar saymakla bitmez. Kim ne derse desin, söz konusu işten çıkarmalar sonucunda kurulan en popüler girişim Spill. Aralık 2022’deki ilk telefon görüşmesinden sonra kurucular, uygulama için bir bekleme listesi içeren websitesi kurmuş. 24 saat içinde 25 bin kişi başvurmuş. Terrell ardından yaşananları hayretler içinde izlemiş.MaC Venture Capital ve Kapor Center liderliğindeki $2.75 milyonluk ön tohum turu Ocak 2023’te kesinleşmiş. Uygulamanın beta sürümü de haziranda yayına girmiş. Temmuzdaysa App Store’un sosyal uygulamalar listesinde en üst sıraya yerleşmiş. Özellikle Afro-Amerikalı Twitter kullanıcıları akın etmiş. Çok geçmeden Terrell ve girişimi CNN ekranlarındaydı. Cannes’da Issa Rae’yle aynı sahnede görünmeye ve Meta’nın Threads gibi Twitter alternatifleriyle aynı cümlede anılmaya başladı.Girişimini yönetirken bu başarıyı yakalamak şahsına münhasır bir uyum süreci olmuş. Terrell “İnsanların bizi bilmesi çok güzel. Fakat bu çoğu insanın umduğundan çok daha uzun bir yolculuk.” diyor.Musk’ın Twitter’ı almasıyla ortaya çıkan birçok alternatif mecra gibi Spill de başlangıçta çok ilgi gördü. Fakat Terrell zamanla bu ilginin azaldığını söylüyor. Uygulamanın piyasaya sürülmesinden bu yana bir yıl geçti. Terrell’a göre indirmeler yarım milyonu aşmış. Fakat Musk’ın adını X olarak değiştirdiği Twitter’ın günlük 250 milyondan fazla aktif kullanıcısı olduğunu düşününce bu rakam devede kulak. Musk’ın hamlesiyle platformun gözden düşeceğini söyleyen herkes yanıldı. X ölmedi. Rakiplerinin onun yerini alıp almayacağıysa yarının sorusu. Spill sermaye bulmanın zor olduğu bir dönemde yatırım konusunda şanslıymış. Terrell sermaye topladıktan sonraki dönemin çok daha çetin geçtiğini söylüyor: “Özellikle siyah bir kurucuysanız risk sermayesi almanız çok daha zor. Ama aldıysanız, şeytanın bacağını kırdığınızı düşünebilirsiniz. Yine de elinize geçen paranın yeri çoktan belli. Ürün ve ekip. Şimdi insanların gerçekten kullanmak isteyeceği bir şey yapmanız gerekiyor.” diyor.Kendinden önceki sosyal medya kurucuları nesli gibi Terrell de teknolojinin her zaman amaçlandığı şekliyle kullanılmadığı gerçeğiyle yüzleşmiş. Spill’i daha güvenli bir sosyal medya platformu yapmak için harcadığı tüm emeğe rağmen ortağıyla gördüklerine inanamamışlar. Kendi kullanıcıları da hızla toksik davranışlar göstermeye başlamış. Çözüm yolunun, Spill’in içeriği agresif bir şekilde denetlemesi olduğunu görmüşler. Terrel “Şapkayı önümüze koyalım. Trilyon dolarlık şirketlerin üstesinden gelemediği zorluklarla mücadele ediyoruz.” diyor.Fakat bu zorluklarla başa çıkma gücü ne bir şirket devinin elinde ne de kan davası güden bir milyarderin. Sadece onun elinde. Tüm engellere rağmen kendi şirketini yönetmek, kurucunun daha önce hiç hissetmediği bir duyguyla tanışmasına vesile olmuş: Bir amacının olması. Twitter’dan kovulduğu güne dönüp baktığında “O benim kurtuluş günümdü.” diyor.Bu yazı, Inc. Türkiye Ocak - Şubat 2025 sayısındadır. Abonelere özel çok daha fazla içerik için şimdi size özel tekliflerimizi inceleyin!