Rivayet odur ki Makedonyalı II. Philip, bugünkü Yunanistan’ı işgal ettikten sonra Spartalılar’a şu tehditkâr mesajı gönderir: “Hemen teslim olun. Eğer ordumu topraklarınıza sokarsam çiftliklerinizi yok eder, halkınızı katlederim. Şehrinizi de yerle bir ederim.”Spartalılar’sa o meşhur tek kelimelik cevabı verir: “Eğer…”Yüzyıllar önce söylenen o tek kelimeden bugün dahi çıkarılacak bir ders var. Ama çok uzun cümleler sarf etmeden, dünya siyasetini etkileyecek kıvraklıkta diplomatik bir dil kullanmak her zaman mümkün değil. Oysa iletişimin dönüşümü bunu zorunlu kılıyor. Yazılı iletişim gitgide daha hızlı ama daha kısa bir forma bürünüyor. Meramını kısaca anlatmaksa bir norma dönüşüyor. Gelin görün ki yazar-çizer takımının da en zorlandığı konu bu. Peki kısa yazmayı öğrenmek mümkün mü? Bu yazıda bu soruyu “kısaca” yanıtlayacağım.Aslında kısa yazmak günümüz iş dünyasının yüksek temposunun bir gereği. Kolay ve hızlı okunan raporları, etkili sunumları ve ilgi çekici konuşmaları düşünün. Uzun olsalardı dikkatinizi verebilir miydiniz? Mesela, çok beğenilen TED konuşmalarını bu denli kıymetli kılan ne? Tabii ki konular çok ilgi çekici ama konuşmayı belirli bir sürede tamamlamayı gerektiren formatı da unutmamak gerek. Bu sayede konuşmacılar belli bir çerçevede kalarak hem konunun özünden uzaklaşmıyor hem de dinleyicinin ilgisini dağıtmıyor. Kendini engin bir içerik denizinde bulan okuyucunun aradığı da zaten bu: kısa, yalın ve öz içerikler. İşte bunu başarmanızı sağlayacak üç temel kural:Yazıya temel bir argümanla başlamak.İzleyen paragraflarda bu argümanı destekleyen kanıtlar sunmak.Varsa eleştirilere cevap vermek ve bir sonraki adımı ya da çözüm önerilerini ele alarak yazıyı bağlamak.Ben yapamıyorum demeyin. Zira yazıları kısa ve etkili yazabilmek, uzun ve istikrarlı bir emekle kazanılan bir yetkinlik. Bir konu belirleyin, kalemi elinize alın (ya da klavyenin başına geçin) ve plana sadık kalın. Yazılarınızı bir editöre denetletme lüksüne sahip değilseniz ayıklama işini kendiniz yapmalısınız. Unutmayın, çıkardığınızda anlam bozulmuyorsa o kelime ya da cümle fazladır. Temel argümanı destekleyecek kanıtları basit ve yalın bir dille ele aldığınızda işin önemli bir kısmı tamamlanır. Kapanışı da bir sonraki aşamada neler yapılması gerektiğine ayırırsanız daha ne olsun. İşte yazınız hazır. Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.