500 milyonun üzerindeki kripto yatırımcısıyla $3,5 trilyonluk büyüklüğe ulaşan bir küresel piyasadan söz ediyoruz.Kripto para ekosistemi için 2024 harika bir yıl oldu. 2023’ün sonunda başlayan kripto rüzgârı ocak ayında ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) Bitcoin’in spot borsa fonlarına (ETF) onay vermesiyle ivme kazandı. Blackrock, Fidelity gibi trilyon dolarlık varlık şirketlerinin hevesle ve iştahla dahil olduğu söz konusu onay sürecinin ardından ABD’de Bitcoin’e ilgi duyan ama doğrudan Bitcoin almak istemeyen çok sayıda bireysel ve kurumsal yatırımcı, bu ETF’lere âdeta akın etti. Öyle ki bir yılın sonunda, Bitcoin ETF’leri $30 milyarın üzerinde bir yatırımla ilk yılında en yüksek yatırımı alan ETF sınıfı konumuna yükseldi ve 2024’ün en fazla kâr eden ilk 10 ETF’sinin dördü Bitcoin ETF’leri oldu. Tabii Bitcoin’in hemen ardından yaz aylarında Ethereum ETF’leri de onay alarak yatırımcılara sunuldu. 2025’teyse Solana ve Ripple gibi farklı kripto para projelerinin ETF’lerinin piyasaya sunulması ve dijital varlıklaşmanın kripto ETF’ler üzerinden çeşitlenerek büyümesi bekleniyor. Kuşkusuz geride bıraktığımız yılın kripto alanındaki en flaş gelişmesi, ABD Başkan adayı Donald Trump’ın kasımdaki seçime kadar yürüttüğü kampanyanın ana motiflerinden birinin Bitcoin ve kripto paralar olmasıydı. Aslında Trump’ın 2019’da ABD başkanıyken sosyal medya üzerinden yaptığı ilk Bitcoin paylaşımı son derece olumsuzdu. Trump’ın bu konudaki olumsuz tavrını değiştirense, 2020 seçimini kaybettikten sonra kendisine karşı açılan davaların finansmanı için oğlu Barron Trump’ın başlattığı NFT ve kripto destek kampanyalarından toplanan yüksek meblağdaki bağışlar ve Barron’ın kripto paralara ilişkin ısrarlı tutumuydu. Özellikle 2024 başkanlık kampanyasında Bitcoin Konferansı’ndaki konuşması ve vaatleriyle Trump, Biden-Harris yönetiminden çok çekmiş kripto para ekosisteminin gönlünü fethetti. Başta Coinbase ve Gemini gibi ekosistemin büyük oyuncuları olmak üzere $250 milyona yakın bağış toplamayı başardı. Bu bağışlar sayesinde Cumhuriyetçiler, başkanlığın yanı sıra kripto destekçisi 48 parlamenter adayın tamamının seçildiği bir çoğunlukla Temsilciler Meclisi ve Senato’yu da kazandı. Trump’ın önerdiği kabine adaylarının tamamının kripto destekçisi olmasıysa, seçim sürecinde verilen vaatlerin yerine getirileceğinin ilk işaretiydi. Bu bağlamda 2025’te Trump yönetimi tarafından hayata geçirilmesi muhtemel üç önemli kripto adımı söz konusu. Bunlar içinde en önemlisi Cumhuriyetçi Senatör Cynthia Lummis tarafından sunulan Bitcoin Act 2024 yasa teklifi. Teklif kapsamında Bitcoin, ABD tarafından stratejik rezerv olarak ilan edilecek. Beş yıl içinde ABD Hazinesi’ne bir milyon Bitcoin eklenecek. Bu rezerve 20 yıl dokunulmayacak. Yasanın geçmesi durumunda Bitcoin artık altın statüsünde bir rezerv konumuna yükselecek ve sadece ABD değil diğer ülkeler de Bitcoin’i stratejik rezerv olarak tutmak zorunda kalacak. Trump’ın ikinci önemli vaadiyse kripto alanına düzenleme yapmaktansa bu alanı keyfi kararlarıyla yönettiği için kendi kurumundaki komisyon üyeleri dahil tüm ekosistemin tepkisini çeken SEC Başkanı Gary Gensler’ı kovmaktı. Trump’ın zaferini ilan etmesinin ardından Gensler da görevden ayrılacağını açıkladı. Üstelik yerine gelmesi muhtemel adayların tamamı kripto destekçisi. Trump’ın buradaki hedefi başta SEC olmak üzere ABD Emtia Ticaret Komisyonu (CFTC) gibi kurumların kripto sorumluluklarını belirleyerek, bu alanda hızlıca düzenlemelerin yapılmasını sağlamak. Böylece kripto varlıkların ABD sermaye ve emtia piyasalarına eklemlenmesinin yolunu açmak. Bu vaat gerçekleşirse, ABD’deki finans kuruluşlarının kripto alanına girişlerinin önündeki bazı kritik engelleri kaldırıp şunların önünü açacak:Biden yönetiminden kalma bariyerlerin kaldırılarak bankaların kripto varlık saklama hizmetleri vermesi, Emeklilik fonlarında Bitcoin’e yer açılması, ABD dolarına çapalanan stablecoin’lerin akıllı sözleşme avantajlarıyla ulusal ve uluslararası ticaret süreçlerine dahil edilmesi ve böylece ABD dolarının egemen konumunun korunması, kıymetli maden, enerji, gayrimenkul gibi alanlardaki gerçek dünya varlıklarının (RWA) tokenleştirilmesi gibi yeni nesil finansal inovasyonlar.2025: ABD ve Rusya’nın Madencilik YarışıÖzellikle ABD’nin Bitcoin madenciliği alanında öncü rol oynaması bekleniyor. Başta Teksas olmak üzere tüm Cumhuriyetçi eyaletler, bu konuda madencileri kendi eyaletlerine davet etmeye başladı bile. Bunun sonucunda, kripto madenciliği konusunda yeni istihdam alanları ve ABD’nin kripto ekosistemi ve piyasasındaki dominasyonunu görebiliriz. Zaten bu gelişmeleri yakından izleyen Rusya da geçtiğimiz günlerde yürürlüğe soktuğu yasayla kripto ve dijital paraları varlık olarak kabul etmeye başladı. Bitcoin madenciliğini yasallaştırılarak madencilik hizmetlerine girişeceklere vergi muafiyeti getirdi. Bugün itibarıyla dünyada 500 milyonun üzerindeki kripto yatırımcısıyla $3.5 trilyonluk bir piyasadan söz ediyoruz. Önümüzdeki yıl giderek kızışacak bu rekabete, Çin’in Hong Kong üzerinden verdiği ve vereceği kripto teşvikleriyle sert yasalarını yumuşatarak katılması beklenebilir. Ayrıca Singapur ve Dubai’nin de kripto varlıkları teşvik etmeye ve Hong Kong’la ciddi bir rekabete hazırlandıklarını göz önünde bulundurmak gerek. Tüm bunların ötesinde Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar gibi nakit rezervi yüksek ülkelerden bazılarının 2025’te hazinelerine Bitcoin eklediklerini duyurmaları da sürpriz olmaz. Yukarıda saydığım senaryoların bir veya ikisinin gerçekleşmesi hâlinde kripto piyasasının, başta 2 trilyonluk Bitcoin olmak üzere geleneksel finans piyasasında bugüne kadarki “kara para aklama aracı, spekülatif varlık balonu” gibi önyargılardan kurtularak “dijital altın” ve “yüksek enflasyona karşı satın alma gücünü koruyan bir sigorta” gibi sıfatları hak eden bir konuma yükselmesi öngörülebilir. Ancak senaryonun tüm ayaklarının gerçekleşmesi durumunda 2025 “Bitcoin’in altının tahtına gözünü diktiği yıl” olarak hatırlanabilir. Peki Türkiye bu konjonktürde ne yapmalı? Türkiye öncelikle gelişmeleri izleyerek hazine rezervlerine deneme amaçlı da olsa Bitcoin’i eklemeli. İstanbul’daki finans merkezini süratle dijital varlıklaşmaya uygun hâle getirerek diğer kripto finans merkez adaylarıyla rekabete hazırlanmalı. Kripto ekosistemi ve yatırımcılarını çekmek için 2024’te birincil düzenlemelerini yaptığı Kripto Yasası’nı, değişen konjonktüre uygun hâle getirerek 2025 yılında trilyonlarca dolarlık bu pastadan olabildiğince büyük pay kapmaya çalışmalı.Bu yazı, Inc. Türkiye Ocak 2025 sayısındadır. Abonelere özel çok daha fazla içerik için şimdi size özel tekliflerimizi inceleyin!