Her insanın ya da her topluluğun kendisine özgü ve onu diğerlerinden farklılaştıran hayat hikâyeleri vardır. Ve bu hayat hikâyeleri insanlar için kimi zaman tek başına yapılan yolculukları, çoğu zamansa uzun birliktelikleri içinde barındırır. Hangi hikâye olursa olsun yola çıkarken takip edilecek bir adım, kaybolduğunda izlenecek bir iz, umutsuzlukta yolu aydınlatacak bir ışık, karamsarlıkta umudu taze tutacak bir güven ve yorulduğunda ilham verecek bir kutup yıldızı arayışı insanda hiç bitmez. Her baktığında göreceğin, orada olduğundan hep emin olduğun ve seni hiç yanıltmayacağına inandığın bir lider ya da liderlik kültürü arayışından bahsediyorum. Eskiden olduğu gibi, günümüzde de liderlere yüklenen anlam ve verilen sorumluluğun çok büyük olduğu aşikar. Bireysel yolculuklarda adımları izlemek gerçekten kolay değil ama birlikte yapılan yolculuklarda izlenecek adımları atmak ve bu sorumluluğu taşımak çok farklı kişisel özellikleri, nitelikleri ve hassasiyetleri de beraberinde getiriyor. Her açıdan birbirinden çok farklı olan insanları birlikte hareket ettirmek, yolu netleştirmek, yolculuğu güzelleştirmek ve daha da önemlisi inandırmak, ikna etmek ve sürece dahil etmek hiç de kolay değil. Öyle bir yolculuk ki herkesin ihtiyacı, ilgisi ve beklentisi farklı ve herkes birlikte yapılan bu yolculukta kendi bireysel yolculuğunu da net olarak görmek isteyecek. Ve bütün sorumluluk liderde, liderlik vizyonunda ve liderlik ruhunda olacak.Bu yazıda liderlik tanımları ya da liderlik modellerinden bahsetmeyeceğiz. Liderliğin bazen tek başına, çoğu zaman da birlikte yapılan bir yolculuk olduğunu ve aynı zamanda birlikte yapılan yolculuklarda herkesin bireysel yolculuğunu da görmek istediğini ifade etmiştik. Konuya herkesin kendi yolculuğunda bir lider olduğunu, başkasının yolculuğunda bir lider adayı olduğunu ve herkesin bir lideri olduğunu kabul ederek başlamakta fayda var. Hayat yolculuğumuzda kendimize, işimize, ekibimize, organizasyona, stratejiye, değişime olmak üzere çok farklı boyutlarda liderlik deneyimi yaşamamız mümkün. Liderlikle ilgili bu rol çeşitliliğine baktığımızda belki de herkesin en fazla empati yapması gereken konulardan birinin de liderlik kavramı olduğunu açıkça görüyoruz. Liderimizden talep ettiğimiz her şeyi takipçilerimize sunmaktan, istemek kadar vermekten ve eleştirmek kadar eleştirilmeye hazır olmaktan bahsediyorum. Hem lider hem de takipçi olarak iki rolümüzün ve bu rollerin getirdiği sorumluluklarımızın olduğunu da kabul etmek liderlik kimliğimize büyük katkı sağlayacaktır. Bu bakış açısının bulunduğumuz ortamdaki liderliğimizin ve liderimizin gelişimi için büyük katkı sağlayacağı inkâr edilemez. Vizyonu düşüncelerimizde, operasyonları davranışlarımızda ve kültürü duygularımızda aranan bir liderlik anlayışını hayal ediyoruz. Sonuç olarak, cevabımız “Herkes lider!”Genel olarak liderlik için birçok özellikten bahsetmek mümkün. Fakat bunların arasından üç temel özellik liderler için vazgeçilmezdir. Bunlar liyakat, samimiyet ve çabadır. Liyakatin içinde yetkinlikler ve potansiyel, samimiyetin içinde güven ve şeffaflık, çabanın içindeyse niyet ve performans olmazsa olmaz konulardır. Bu üç kavramı kendi hayatımızda yaşar ve başkalarına da yaşatırsak liderliği hissetme ve hissettirme konusunda büyük yol almış oluruz. Bu üç kavramı aynı zamanda gelişim alanlarımız ve kendimiz için öz değerlendirme ölçütleri olarak kabul ettiğimizdeyse yolumuz çok daha fazla kısalır. Lider gibi hissetmek kolay olanıdır ve doğru ya da yanlış çoğu kişi kendini lider gibi tanımlar ve kabul eder. Ancak konu liderliği hissettirmeye geldiğinde çelişkiler ve hayal kırıklıkları başlar. Lider gibi hissetmek liderlik yolculuğuna başlamak için gereklidir ama yolculuğa başkalarını da dahil etmek için liderlik unvanını bize başkalarının vermesi gerekir. Liderliğimizi hissedenlerden ya da hissettirdiklerimizden bahsediyorum. Yetkin, güven veren ve etkin performans gösteren liderlik duygusunu asla kaybetmememiz gerekiyor. Ne için mi? Önce hissettirmek için, sonraysa takip edilmek için…Liderlik tümevarımdan ziyade tümdengelim içeren bir yolculuktur. Yani nihai hedefin herkes için net ve anlaşılır olması, alınan her karar ve aksiyonda hedefin izlerinin görülmesi ve her kazanımda adım adım hedefe yaklaşıldığının hissedilmesi liderlik kültürünü besler ve geliştirir. Takipçiler liderin baktığını görmeye, söylediğini anlamaya, davranışlarına anlam vermeye, duygularını hissetmeye çalışır. Liderin temel görevi bu süreçte takipçilerinin işini mümkün olduğu kadar kolaylaştırmak olmalıdır. Günümüz tabiriyle kullanıcı dostu bir liderlik diyebiliriz. Kolaylaştırıcı bir lider soru işaretlerini ve belirsizlikleri de ortadan kaldırır. Bunun için yapılması gereken en önemli şey yatay ve dikey olarak liderlik hizalanmasının sağlanması ve bu konuda asla taviz verilmemesidir. Liderlik söylemlerinin hiyerarşik olarak dikey eksende ve uyum anlamında yatay eksende her boyutta ve süreçte aynı ve hizalı olarak sahiplenilmesiyle liderlik kültürü oluşturulabilir ve içselleştirilebilir. Eksenlerde kopma, farklılaşma ya da söylem değişikliği liderliğin önündeki en büyük engel, hatta en büyük düşmandır. İhtiyacımız olan, yukarıdan aşağıya ve uçtan uca değişmeyen söylem, eylem ve duygu birliği içeren bir liderlik anlayışıdır. Kulaktan kulağa ya da ağızdan ağıza liderlik yerine iklimsel bir liderliği hedeflememiz gerekiyor. Lider konuşmaktan çok dinlemeli, göstermekten çok görmeye çalışmalı, anlatmaktan çok anlamaya çalışmalı, düşünmekten çok düşündürmeli. Ancak liderlik davranışlarından asla vazgeçmemeli ve kimseyi mahrum bırakmamalı. Çalışanların ihtiyaç duyduğu, ne yapacaklarından ziyade nasıl yapacaklarından emin olmaktır. Yemeğin tadından emin olmak için önkoşul, tarifin ve uygulamanın kusursuzluğudur. İnancı ve güveni kaybettirmemek, hedefi şaşırtmamak, rotadan çıkarmamak ve ilham vermeye devam etmek için daha çok dikkat edilmesi gereken bir süreci tanımlıyoruz. Çünkü liderlik performansımız insanlar üzerinde bıraktığımız sürdürülebilir etkiyle ölçülür. Anlık değil sürdürülebilir bir liderlikten bahsediyorsak, yaşlanan değil yaşatan liderlik kavramını hayatımızın her anına yansıtmakta kararlı olacağız. Yaşayacağız ki yaşatalım!Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.