Aralık ayındayız, bu demek oluyor ki yılbaşı partisi mevsimi geldi çattı. Peki bu gerçek sizi korkutuyor mu, yoksa heyecanlandırıyor mu? Bu sorunun yanıtı tamamen kişiliğinize ve içinde bulunduğunuz koşullara bağlı. Fakat şunu söyleyebilirim: Ne kadar endişeli olursa olsun, eminim hiç kimse partideki o garip kişi olmak istemez. İster sevin ister sövün, yılbaşı partileri girişimcilerle profesyonel bağlantılar kurmak, ilişkilerinizi güçlendirmek, hatta belki biraz da eğlenmek için fırsatlar yaratıyor. Elbette bunun için gereken sosyal becerilere sahip olmanız şartıyla. Partisiz geçen Covid yılları sizi paslandırdıysa (bu konuda yalnız değilsiniz) ya da iflah olmaz bir utangaçsanız o zaman sizi, bu yılki partide herkesin konuşmak istediği o kişi olmanıza yardım edecek bir uzmana yönlendiriyorum. Stanford İşletme Fakültesi'nde iletişim üzerine ders veren Matt Abrahams, bu şenlikli etkinlikleri başarıyla atlatabilmek üzerine tavsiyelerini Business Insider’da paylaştı. İşte en işe yarar ipuçlarından birkaçı.1. İlginç değil, ilgi çekici olmayı hedefleyin Partinin odak noktası olmaya çalışırsanız, aşırıya kaçıp geveze gibi görünebilirsiniz. Veya gereksiz yere kendinizi strese sokar, sonra da bütün geceyi kaçacak delik arayarak geçirirsiniz. Böyle sevimsiz bir durumda kalmamak için etraftaki insanlarla ilgilenmeye çalışmak daha makul ve etkili bir hedef olur. Başkalarına odaklanmak, kişisel farkındalıktan kaçınmaları için oyunculara, sakin kalmaları için de konuşmacılara öğretilen bir yöntemdir. Ayrıca hemen herkeste işe yarar. Abrahams, “Karşınızdaki onu merakla, ilgiyle ve can kulağıyla dinlediğinizi hissetsin isterseniz sorular sorun, çevrenizde olup bitenler hakkında konuşun ve başkalarının fikir ve deneyimlerini paylaşın. Bu sayede insanlar sizi sevecek ve size güven duyacaktır.” diyor. 2. Beyaz bayrak sallayınSosyal etkinliklerde bir tarafın sohbeti sonlandırmak istediği anlar her zaman tuhaflıklara sahne olur. Abrahams, konuşmaya son vermek istediğinizde “Lavaboya gideceğim.” ya da “Bir içki daha alacağım.” gibi beyaz yalanlara başvurmak yerine karşınızdakine karşı açık ve dürüst olmayı, bunu yaparken de kibarlığı elden bırakmamayı öneriyor.“Araba yarışlarında son tura girildiğinde beyaz bayrak sallanır ya hani. Sohbet ederken de bu işareti kullanmalıyız. Mesela ben bir konuşmayı sonlandırmak istediğimde şu cümlelerle sinyalleri veririm: ‘Biraz da şuradakilerle konuşmak istiyorum. Ama gitmeden önce son bir sorum var.’ ya da ‘Gitmeden önce, bu bahsettiğin konu hakkında detayları biraz daha dinlemek isterim.’”Abrahams’ın bu tavsiyesine uyarsanız beyaz yalana başvurmayıp kaçamak davranmadan konuşmayı sonlandırabilirsiniz. Ayrıca kısa bir konuşma yaptığınız için karşınızdaki kişinin yanından ayrılmanız da kolaylaşır. Fakat Abrahams’ın vurguladığı gibi, sohbeti sonlandırırken “Anlattıkların çok keyifliydi, şimdi arkadaşlarımın yanına uğrayacağım.” gibi kibar ifadeler kullanmayı unutmayın.3. Bağlamdan kopmayınİletişime dair hiçbir ipucu ya da strateji her ortamda işlemez. Konu ve nasıl gündeme getirileceği, daima muhatabına ve zamanlamaya bağlıdır. Bunu aklınızın bir köşesine yazın, çünkü böylece ofisteki yılbaşı partilerinde çok daha iyi bir izlenim bırakabilirsiniz. Abrahams’ın bir diğer tavsiyesi de tıpkı profesyonel hayatta olduğu gibi, sosyalleşirken de konuya yaklaşımınızı belirlemek için kendinize aşağıdakilere benzer sorular sormanız:Karşımdaki insan açacağım konudan ne kadar haberdar?Bu insanların tepkisi ne olacak? Fikrime olumlu mu yaklaşacak, yoksa söylediklerimden rahatsızlık mı duyacaklar?Bu konuyu açmak için uygun bir zaman mı? Yeteri kadar vaktim var mı? Karşımdaki insanlar yorgun mu? Abrahams’ın, bulunduğunuz ortamlarda konu siyasete geldiyse ya da başka ikircikli konular açıldıysa nasıl yaklaşmanız gerektiğine dair ipuçlarını da içeren diğer tavsiyelerine buradan ulaşabilirsiniz. Başka uzmanların havadan sudan konuşma yöntemleri, tuhaflığı azaltmanın bilimsel yolları, eski bir radyo sunucusundan hoşsohbet olmanın 10 prensibi ve içe dönük biri için etkileyici olmanın yolları gibi tavsiyelerine de göz atabilirsiniz. Orijinal yayın tarihi: 5 Aralık 2023Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazarın kendisine aittir. Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.