Kapitalizm yeni bir krizde. Tarih boyunca farklı dönüm noktalarından geçen kapitalizm bu kez varlığını sürdürebilmek için resmen teknoloji ve bilimle dans ediyor. Haliyle piyasalar ve hükümetler de bu hızlı ritme farklı stratejilerle ayak uydurmaya çalışıyor. Dijital platformlar, bulut veriler, algoritma yönetimi derken 1980’lerde neoliberalizme evirilen kapitalizm de miadını doldurdu.Güncel ekonomi-politik atmosfer artık neoliberalizmin getirdiği kavram setleriyle açıklanamadığından akademik literatür yeni kapitalizm teorileri üretiyor. Otomatize edilmiş neoliberalizm, platform kapitalizmi, tekno-bilimsel feodalizm/ kapitalizm bunlardan yalnızca birkaçı. Dünyanın henüz adında mutabık olamadığı bu gidişat neoliberalizm 2.0 değil de nedir?Neoliberalizmin Evrimi ve Teknolojik Dönüşüm26 Haziran 2024’te TBMM’den geçen Sermaye Piyasası Kanunu’ndaki değişiklik, devletin tekno-finansal gelişmelere ayak uydurma çabasının son örneği. SPK’nın Türkiye’de hizmet vermek üzere başvuran kripto para borsalarını radarına alması da bu uluslararası trendin en belirgin tezahürü. Tüm bu resme baktığımızda 1980’lerin devletin piyasadan yavaş yavaş elini çekip düzenleyici olduğu anlayışının da değiştiğini görüyoruz. 1980’li yılları hatırlayanlarınız iyi bilir. Türkiye’nin kapitalizm tarihinin en büyük dönüm noktası Özal’ın 24 Ocak Kararları’yla başlayan neoliberalizm yolculuğuydu. Ülkemizde kapitalizmin gidişatı şimdi dijital çağın virajlarında yepyeni bir rota çiziyor. Neoliberalizm 2.0 dediğimiz bu yolculukta devlet, bu kez geçmişten farklı olarak fintek dünyasında hem hakem hem oyuncu rolünde. Neoliberal politikaların devleti tüm süreçlerden ekarte edip sermayenin tüm piyasayı şekillendirdiği serbest piyasa ideali, bu dijital çağda kendine yeni bir patika açtı. Fintek sektörü de bu rüzgârı arkasına alarak finansal dünyayı dönüştürüyor.Web3 çağının merkeziyetsiz sistemlerine yavaş yavaş entegre olmaya başladık bile. Bu dönüşüm, bireylerin finansal davranışlarını kökten değiştirdi. Artık tüketiciler anlık, veri odaklı kararlar veriyor. Geleneksel finans dünyası için eski tas eski hamam devri bitti. Devir yapay zekâ destekli mekanizmalar ve blokzincir tabanlı çözümler devri. Motto çok basit: “Ya adapte ol ya da yok ol.” Tabii bu değişen ekonomik güç dengeleri yeniden yazılırken riski de beraberinde getiriyor. Veri güvenliği, ekonomik eşitsizlik ve daha henüz farkına bile varmadığımız niceleri. Fintekin yükselişi sadece bir sektörün değil, küresel çapta tüm ekonomik paradigmanın dönüşümünü ifade ediyor. Peki biz bu treni tam olarak nerede kaçırdık?Fintekin Yükselişi ve Hayatımıza DokunuşuFintek dünyası, küresel ekonomide giderek daha önemli bir rol oynuyor ve önemli yatırımlar çekmeye devam ediyor. KPMG’nin raporuna göre, 2023 yılında küresel fintek yatırımları $116,1 milyar gibi etkileyici bir rakama ulaştı. Bu, önceki yıla göre bir düşüş olsa da, sektörün hâlâ güçlü bir yatırım çekim gücüne sahip olduğunu gösteriyor. Amerika $50,5 milyar dolar, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika $39,2 milyar , Asya-Pasifik bölgesiyse $26,4 milyarlık yatırımla öne çıkıyor. Bu veriler, fintek ekosisteminin küresel ölçekte dinamik yapısını koruduğunu ve çeşitli bölgelerde önemli fırsatlar sunmaya devam ettiğini ortaya koyuyor.Türkiye’nin fintek macerasını gündelik hayatımızda bile etkilerini derinden hissediyoruz. Bir zamanlar banka kuyruklarında saatler harcardık. Şimdiyse telefonunuzda yaptığınız birkaç dokunuşla işlem tamam. Elektronik ödemeler, blokzincir, kripto paralar derken cüzdanlarımız dijitalleşti. Yapay zekâysa resmen finansal danışmanımız oldu. Kişisel finans danışmanımız artık cebimizde. Sigorta poliçelerimizse teknolojinin sigorta sistemlerine dahil olduğu InsurTech’le artık daha akıllı ve kişisel. Yasal süreçlerin her geçen gün karmaşıklaştığı ve hızla değiştiği dünyamızda regülasyon teknolojileri (RegTech) devreye giriyor. Hukuki uyum süreçlerinin hassasiyetle ilerlediği ve ihlal durumlarında ciddi cezaların uygulandığı finans sektöründe şirketlerin yasal labirentlerde kaybolma dönemi bitti. Peki yatırımcı cephesinde iş nasıl ilerliyor? Servet yönetimi de artık yapay zekâ destekli. Bu gelişmeler sadece finansal işlemleri kolaylaştırmakla kalmıyor. Aynı zamanda paranın tanımını, kullanımını ve algısını da kökten değiştiriyor. Geleneksel bankacılık artık eski bir fotoğraf karesinde kalmış gibi görünüyor.Neoliberal Politikalar ve Fintekin GelişimiHer devrim kendi çocuklarını yer. Bu kez çocuk devrimi yiyor. Bugün neoliberalizmi dönüştüren fintek dünyası varlığını neoliberal politikalara borçlu. Teoride neoliberalizm devleti ekonominin arka koltuğuna oturtup sermayeyi piyasanın direksiyonuna geçirir. Bunun ne kadar gerçekleştiği konusuna ufak bir şerh düşerek tüm bu politikaların fintek dünyasındaki bilançosuna bakalım derim. Sadece Türkiye’de 696 aktif girişim var. Dünyadaysa $150 milyara ulaşan dev pazar oluştu.Özelleştirmeler, deregülasyonlar ve serbest ticaret fintek için âdeta sihirli değnek görevi gördü. T.C Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi’nin verilerine göre 2024 Haziran ayı itibariyle Türkiye’de 13 fintek şirketine $182 milyon yatırım gerçekleştirildi. 702 aktif fintek girişiminin faaliyet gösterdiği Türkiye fintek ekosisteminde Ödemeler, Bankacılık Teknolojileri ve Blokzinciri/Kripto Varlık alanları ön plana çıkıyor. Bu gelişmelerle, büyük okyanuslara açılan küçük balıkları seyretmeye devam ediyoruz.Mobil bankacılık, dijital cüzdanlar, blokzincir ve kripto paralar halihazırda bir inovasyon çılgınlığı başlattı. Öyle ki Türkiye Bankalar Birliği tarafından yayımlanan Dijital, İnternet ve Mobil Bankacılık istatistiklerine göre 2023’te dünyada 106,6 milyon aktif dijital bankacılık kullanıcısı ve 117,7 milyon kredi kartı söz konusu. 2024’te CNBC ve araştırma şirketi Statista tarafından dünyanın en iyi 250 fintek şirketi seçildi. Sekiz farklı alanda faaliyet gösteren bu şirketler ödemelerden dijital varlıklara, neobankacılıktan servet teknolojisine çeşitli alanlarda fark yaratmaya devam ediyor.Fintek Ekosistemi ve ZorluklarFintek dünyasında kim kimdir 101 yapmaya hazır mısınız? Girişimciler, teknoloji üstatları, devlet kurumları, müşteriler ve eski toprak finans kurumları derken liste uzar gider. Hepsi aynı sahnenin oyuncuları, hem işbirliği yapıyor hem de kıyasıya rekabet ediyor. Ortada dönen dans, teknolojik yenilikleri ve ekonomik büyümeyi tetikliyor.Peki bu dansın koreografisini kim yazıyor? Tabii ki devlet kurumları. Onlar olmasa dans yerini kaosa bırakabilir. İşte devlet kurumlarının karşılaştığı zorluklar:Düzenleyici Denge: Yenilik mi, istikrar mı? İkisini dengede tutmak tam bir akrobasi.Sınır Ötesi Düzenleme: Farklı ülkeler, farklı kurallar. Evrensel düzenleme yapmak, adeta bir dünya turu.Gizlilik ve Güvenlik: Veri yeni altın ama bu altını korumak çok zor. Yönetim ve Denetim: Etkili yönetim çerçeveleri oluşturmak, 3D puzzle çözmek gibi.Finansal Katılım: Herkes dans etsin istiyoruz ama bazıları hâlâ ritmi yakalayamadı.Paydaş İletişimi: Düzenleyiciler, sektör oyuncuları ve tüketiciler arasında köprü kurmak, üç boyutlu satranç oynamak gibi.Teknolojik Uyumluluk: Yazılım güncellemesi yapmaktan çok var olan düzenlemeleri güncellemek gerekiyor.Devletler, yenilikle istikrar arasında âdeta mekik dokuyor. Fintek treni öyle hızlı ilerliyor ki, geleneksel düzenlemeler soluk soluğa kaldı. Çözüm düzenleme deney alanlarından geçiyor. Yani yeni finansal teknolojileri test etmek için güvenli bir laboratuvardan.Neoliberalizmin Yeni YüzüNeoliberalizm 2.0 dijital, yeşil, sosyal ve teknokratik… Dört başı mamur bir karışım. Bu yeni kokteyl, devletin fintek düzenlemeleri ve ekonomi politikalarıyla harmanlanıyor. Devletler ve düzenleyiciler için yeni motto da: “Değiş ya da yok ol!”Fintek yönetiminin geleceğini proaktif düzenlemeler, global işbirlikleri ve endüstriyle sürekli temas hâlinde olmak şekillendirecek. Ama dikkat, yeni konular da masada: Finansal katılım, veri gizliliği ve risk yönetimi alanlarındaki sorunları çözmeden dirençli ve kapsayıcı bir finansal ekosistem hayal edemeyiz.Ve işte finalde ortaya çıkan Neoliberalizm 2.0 her şeyi değiştiriyor. Geleneksel kurumlar, düzenlemeler, hatta toplumun kendisini otomatik, platforma dayalı ve tekno-bilimsel şekilde yeniden yapılandırıyor.ABD seçimleri de bu yeni dalgadan nasibini aldı. Adaylar fintek ve kripto vaatleriyle oy peşinde. Kimi kripto dostu politikalar vadediyor, kimi daha sıkı denetim istiyor. Fintek artık sadece Silikon Vadisi’nin değil, Washington’ın da gündeminde. Bu gidişle, bir sonraki başkan belki de teknoloji dünyasından gelecek, kim bilir?Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.(*) Bu yazının çevirisinde Türk okura hitap etmek için birtakım değişiklikler yapılmıştır.