Girişimcilik dünyasında büyümek için doğru iş ortağını seçmek belirleyici bir kriter olabilir. Bir birleşme veya satınalma (M&A) şirkete yeni bakış açıları kazandırabilir, becerileri çeşitlendirebilir ve daha büyük hedeflere taşıyacak mali destek sağlayabilir.Ancak başarısızlık riski de oldukça yüksek. Öyle ki bazı araştırmalara göre bu oran yüzde 70 ila 90 arasında. Bunun nedenlerinden biri girişimcilerin önemli tehlike sinyallerini sık sık gözden kaçırması. Birçok lider, satınalmayı planladığı şirketin mevcut kârlılığına odaklanırken büyük resmi göz ardı ediyor. Oysa potansiyel bir ortağın finansal durumunu değerlendirmenin tek ölçütü geliri değil.Kolayca Gözden Kaçan 7 Finansal Tehlike Kariyerim boyunca pek çok başarılı birleşmenin iki tarafında da bulundum. Hem şirketimi başkasına sattım hem başka bir şirketi satın aldım. Tecrübelerime dayanarak, inceleme ve değerlendirme sürecinin (due diligence) yanı sıra karşınızdaki şirketin stratejik finansal değerini ve risk potansiyelini de dikkate almanızı tavsiye ederim.Ayrıca aşağıda sıraladığım zaafiyet belirtilerini gösteren diğer şirketlerle birleşmekten kaçınmalarını öneriyorum:Pazarda yeterli alan olmaması: Doygunluğa ulaşmış bir pazar işletmenin gelecekteki büyüme potansiyelini sınırlar. Örneğin, akıllı telefon pazarı artık fazlasıyla kalabalık. Bu durum pazara yeni girenlerin başarılı olmasını zorlaştırıyor. Küçük müşteri tabanı: Bir işletmenin gelirinin çoğunu yalnızca birkaç müşteriden elde etmesi onu savunmasız bırakabilir. Çünkü büyük müşterinin operasyonlarını bir anda küçültmesi veya bağlarını kesmesi şirketi ani bir mali krize sürükleyebilir. Bunun en iyi örneği bir devlet ihalesi kazanmak için açılıp sözleşme sona erdikten sonra kepenk indirmek zorunda kalan şirketlerdir.Düşüşte olan bir sektörde operasyonlar: İnşaattan yazılı basına kadar bazı sektörler en iyi dönemini geride bırakmış durumda ve o eski başarılar yakın zamanda geri dönecek gibi görünmüyor. Piyasa dinamikleri aleyhte işlerken en saygın şirketler bile büyümekte zorlanabilir.Hızla müşteri kaybetme: Potansiyel iş ortağınız müşterilerini elde tutmakta zorlanıyor mu? Bu sunduğu ürün ve hizmetlerle ilgili sorunlardan kaynaklanıyor olabilir. Üstelik bunlar işletmeyi olumsuz etkileyecek daha temel sorunlara işaret edebilir. Sürekli yeni müşteri bulmak ve o ilk deneyimlerini iyileştirmeye çalışmak, sahip olduklarınızı elde tutmaktan daha zor ve maliyetlidir. Bu nedenle yüksek müşteri kaybı pazarlama, satış ve operasyonel kaynaklar üzerinde önemli bir yük oluşturur.Çalışanların sık sık değişmesi: Çalışanların moralinin düşük olması da benzer bir endişe yaratmalı mı? Toksik kültüre sahip bir şirketle birleşmek, çatışmaya daha yatkın ve işbirliğinden yoksun olduğu için büyümeyi engelleyebilir. Başarılı ortaklıklar benzer etik ve değerler etrafında filizlenir.Büyüme deneyimi olmayan bir yönetim kadrosu: Yöneticilerin hem organik hem de inorganik büyüme konusunda deneyim sahibi olmaması zorluklara yol açabilir. Organik büyüme, bir işletmenin ürün veya hizmetlerini genişletmesi ve iç süreçleri optimize etmesiyle gerçekleşir. İnorganik büyümeyse birleşme ve satınalmalarla gelir. Her iki alanda da liderlik açığı olan potansiyel bir ortak, birlikte başarılı bir iş kurmayı olduğundan daha zor hâle getirebilir.İnovasyona kapalı olmak: Pazarda farklılaşmak için özel teknolojiler geliştirmek veya fikri mülkiyetine sahip olmak esastır. Potansiyel bir iş ortağı yeni ürün, hizmet ve teknolojilere yatırım yapmazsa rakiplerinin gerisine düşme riskiyle karşı karşıya kalabilir.Her ortaklık anlaşması birbirinden farklıdır. Kötü sonuçlanan birleşme ve satınalmaların başarısızlığı türlü nedenlere dayanabilir. Ancak işletmenizin sadece bugün değil gelecekte de başarıya ulaşabilmesi için atabileceğiniz adımlar her zaman var. Satın almayı planladığınız şirketi değerlendirirken bu tehlikelere dikkat ederek doğru kararlar verebilirsiniz. Bu sayede girişimcilik yolculuğunda şimdiye dek attığınız adımların gelecekte daha da güçlenmesini sağlayabilirsiniz.Orijinal yayın tarihi: 31 Ekim 2023Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.