Akıllı telefonlar hayatımıza girdiğinden beri farklı nesiller, bu cihazları nasıl kullanacağımız konusunda fikir ayrılıkları yaşıyor.Boomer’lar çocuklarının sesli mesajları dinlememesini garipsiyor. Z jenerasyonu Milenyumluların gözünden yaş gelerek gülen yüz emojisini ve büyük harfleri kullanmasının “cringe” olduğunu düşünüyor.. Ses kaydı göndermekse neredeyse her grupta apayrı fikirlerin filizlenmesine yol açıyor. Anketler insan içinde telefonunun hoparlöründen müzik dinleyenlerin pek sevilmediğini gösterse de başkalarıyla birlikteyken telefonumuza bakmanın ne zaman kabul edilebilir olduğu konusunda fikir birliğine varmış değiliz.Bu kafa karışıklığı kendini yalnızca yemek masasında değil işyerinde de gösteriyor. Çalışanlar birbirlerinin bu yazılı olmayan iletişim kurallarını ihlal ediyor; bu da kafa karışıklığı ve öfke yaratıyor. Girişimciler bunu biliyordur. Telefonlar ve nesiller arası farklılıklar bir araya geldiğinde sonuç, üretkenliği dibe çeken iletişim sorunları ve güvensizlik oluyor.Sonu gelmeyen bu telefon adabı sorununu çözmenin bir yolu var mı?Telefon Adabı MutabakatıThe Washington Post geçtiğimiz haftalarda bu konuyu gündeme alarak cesur bir adım attı. Yazar Heather Kelly görgü kuralları uzmanlarıyla ve farklı nesillerden telefon kullanıcılarıyla görüşmeler yaparak herkesin üzerinde mutabık kalabileceği temel kurallar belirlemeye çalıştı.Kelly, kuralların “karşınızdaki kişiyle ilişkinize, yaşınıza ve arama nedeninize göre değişeceğini” belirtiyor. “Biriyle ne kadar samimiyseniz o kadar az kural geçerli olacaktır. Dişlerinizi fırçalarken annenizi FaceTime’dan aramak için önden mesaj atmanıza büyük ihtimalle gerek yoktur.” Ama Kelly’ye göre bazı temel kurallar her bağlamda geçerliliğini koruyor:Sesli mesaj bırakmayın. Kelly bu konuda gençlerle hemfikir. “Belirli bir zamanda, herhangi bir yanlışlığa yer bırakmadan söylenmesi gereken bir şey söyleyecekseniz mesaj atın ya da e-posta gönderin.” diyor. Ses tonunuzun önemli olduğu durumlarınsa (arkadaşınıza doğum günü şarkısı söylemek ya da partnerinize onu sevdiğinizi söylemek gibi) istisna olacağını kabul ediyor.Aramadan önce mesaj atın. Elçiye zeval olmaz, Kelly bu konuda hiç haber vermeden aramanın kaba bir davranış olduğunu düşünen (ve çoğunluğu daha genç olan) kitlenin yanında. Eğer aradığınız kişi 20 yıllık en yakın arkadaşınız ya da anneniz değilse ne zaman müsait olacaklarını sormak için önce mesaj atın.Duygular işin içindeyse arayın. Kelly’nin bahsettiği kuralların çoğu yazılı iletişimi kayırıyor gibi olsa da bazı şeylerin kişisel iletişim açısından önemli olduğunu, o nedenle yüz yüze yapılması ve temas kurulması gerektiğini düşünüyor. “Duygusal konular ya da fikirler gibi incelikle ele alınması gereken durumlar söz konusuysa arayın. Tartışmak, uzun zamandır konuşmadığınız biriyle arayı kapatmak ya da kişisel bağ kurmak da bu durumlara dahildir.” diyor. Ve bunu söylemeye gerek olmasa da elbette birinden ayrılacaksanız bunu mesajla yapmayın.Tekrar aramayın. Eğer birini aradıysanız ve yanıt alamadıysanız tekrar aramayın. Söylemeniz gereken şeyden bahsettiğiniz bir mesaj ya da e-posta gönderin. Tabii ortada gerçek bir acil durum varsa istisnalar olabilir. (Yangın çıkması, bir yerinizin kırılması gibi; yeni duyduğunuz bir dedikodu değil.) Görüntülü arama konusunda dikkatli olun. Kafede arkanızdaki masada oturan kişi, ağzına kruvasan tıkıştırırken bütün ekibinizin onu izlemesini ister mi? Büyük olasılıkla hayır. Peki, ekibiniz Zoom toplantısında ev işlerinizi yaparken alnınızı seyretmek ister mi? Bu sorunun yanıtı da büyük ihtimalle hayır.İnsan içinde gürültü yapmayın. Etrafınızdaki insanların telefonunuzdan gelen sesi duymaması için kulaklık kullanın. Ayrıca kalabalık yerlerde son çeyrekteki satışlarınız ya da yeni erkek arkadaşınız hakkında konuşmamaya çalışın.Bence bunlar, herkesin hemfikir olabileceği sağduyuya dayalı kurallar. Ama akıllı telefonların tarihinden çıkan bir dersi hatırlamakta fayda var: Bu küçük cihazlar tartışma yaratabilecek çok fazla konuyu gündeme getirme potansiyeline sahip. O nedenle Inc. okurlarının bu kurallar hakkında ne düşündüğünü merak ediyorum. Listeye ekleyeceğiniz veya listeden çıkaracağınız neler var?Orijinal yayın tarihi : 5 Ekim 2023Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.