Görünüşe göre üretken yapay zekâ, hayatımıza çoktan demir attı bile. Etkisi mi? İşletmelerin iliklerine kadar işledi. Çalışma şeklimizde meydana gelecek değişiklikler kaçınılmaz. Yapay zekâ işleri daha verimli kılarak üretkenliğimizi artıracak Yapay zekânın gündelik hayatlarımıza ve işimize entegre olabilmesi için bireysel çaba yetmez. Şirketlerden hükümet yetkililerine, herkes elini taşın altına koymalı. Son makalemde, bazı bireysel stratejilerden bahsetmiştim. Bu yazıdaysa yapay zekâyla daha iyi bir dünya inşa etmek için şirketlerin üstlenmesi gerekenleri sizlerle paylaşacağım. IBM’in CEO’su Arvind Krishna yapay zekânın bizlere sunduğu asıl fırsatın icat edilmesinde değil de hayatlarımıza doğru şekilde konuşlandırılmasında yattığını söylüyor. Yapay zekânın gerek özel gerekse iş hayatlarımıza başarılı bir şekilde dahil edilmesi hızla değişen iş dünyasına ayak uydurmamızı sağlayacak. Peki şirketler, yapay zekâyı sorunsuz bir şekilde nasıl işlerinin bir parçası hâline getiriyor? Daha da önemlisi, bunu yaparken çalışanlarının endişe yerine heyecan duymasını nasıl sağlıyor? Eminim bu konuda işveren ve yöneticilere binlerce tavsiye veren sayısız makale okumuşsunuzdur. Aşağıda bana en çok hitap eden üç öneriyi sizlerle buluşturuyorum.1. Teknolojiye yaptığınız yatırımı yeteneğe de yapın.Kültür, Latince büyütmek ve yetiştirmek anlamına gelen “cultura” kelimesinden türemiştir. Büyüme zihniyetini teşvik etmek şirket kültürünüzün yapıtaşı olmalıdır. Çalışanlarınızın yeni beceriler kazanması, mevcut becerilerini geliştirip dönüştürmesi şirketinizin daha çok büyümesini mümkün kılar. Yapay zekâyı şirket kültürünüzün bir parçası hâline getirmek için çalışanlarınıza yaptığınız yatırımı teknolojiyle destekleyin. Kendilerini geliştirmelerine olanak sağlayacak gerekli araçları muhakkak temin edin. Unutmayın, çalışanların geleceğe ne kadar hazırlıklı olduğu bir şirketin başarısını belirleyen temel unsurların başında gelir.2. Liderler ekiplerinin yapay zekâyı algılama biçimini şekillendirir.İş süreçlerimizde nasıl ki yapay zekâdan yararlanıyorsak bunu işyeri kültürümüzün de bir parçası hâline getirmeyi öğrenmeliyiz. Bu konuda yöneticilere çok iş düşüyor. Liderlerin yapması gereken, ekiplerinin yapay zekâ hakkındaki düşüncelerini öğrenmek için sık sık onlarla bir araya gelmek.Yöneticiler çalışanlarına ihtiyaç duyulan yeni beceri ve çalışma biçimlerine dair devamlı koçluk yapmalı. Böylece çalışanlar, yapay zekâyı mücadele etmeleri gereken bir rakip değil işlerini kolaylaştıracak bir yardımcı olarak görebilir. Liderlere düşen görev bununla bitmiyor. Makine- insan işbirliğinin faydaları ve insani becerilerin kıymetini (duygusal zekâ, yaratıcılık ve karar vericilik gibi) sık sık vurgulamayı ihmal etmemeli, ekiplerini söz konusu becerileri geliştirmeleri için yönlendirmeliler. Çalışanların yapay zekâyı kendilerine sunulan bir ikramdan ziyade işlerini kolaylaştıracak bir ekip arkadaşı ve yardımcı olarak görmeleri, yöneticilerin yaklaşımına bağlı.3. Şirketler yapay zekâ kullanımına yönelik etik değerler belirlemeli.İşlerin ve operasyonların yürütülme şeklini belirleyen yapılara yapay zekâyı sorumlu şekilde entegre etmenizi sağlayacak bazı “korkuluklar” önereceğim. Gerçi Avrupa Birliği kısa süre önce bu mevzuyu Yapay Zekâ Yasası’yla bir çerçeveye oturttu bile. Biz IBM’de yapay zekânın kullanımı konusunda güven inşa edip şeffaflığı sağlamak için şu ilkelere dikkat ediyoruz:Yapay zekânın amacı insan zekâsını geliştirmektir.Yapay zekânın sunduğu veri ve içgörüler onun yaratıcısına aittir.Yapay zekâ sistemleri gibi yeni teknolojiler her zaman şeffaf ve açıklanabilir olmalıdır.Yukarıda bahsi geçen ilkelere bağlılığımız ve bunu her fırsatta dile getirişimiz, hem müşterilerimizin hem de çalışanlarımızın güvenini kazanmamızı sağlar. IBM’in 2023 Küresel Yapay Zekâ Adaptasyon İndeksi verileri, yapay zekânın iş sonuçlarına olumlu etki ettiğini gösteriyor. Üstelik yapay zekânın nimetleri bununla bitmiyor, hatta bunlar sadece bir başlangıç niteliği taşıyor. Bir şirket tüm çalışanlarının yapay zekânın heyecan verici dünyasını keşfetmesini sağlamak için gereken zaman ve enerjiye yatırım yaparsa, hem daha verimli bir çalışma ortamı yaratır hem de çalışanların şirkete bağlılığını artırır. IBM’de, yapay zekâyı tekrarlanan işleri yerine getirmek için kullanıyoruz. Böylece çalışanlarımıza zaman kazandırıp daha önemli stratejik görevleri üstlenmelerine alan açacak bu yepyeni, heyecan verici dünyayı inşa ettik. Örneğin vakit alan evrak işlerini tamamen otomatize ettik. Daha spesifik olmak gerekirse, üretken yapay zekâyı şu üç kategoride kullanıyoruz: İnsan Kaynakları ve yetenek yönetimi, müşteri hizmetleri iş akışları ve bilişim sistemleri süreçleri. Bir sonraki yazımda, yapay zekâyı İK süreçlerine nasıl entegre ettiğimizi sizlerle paylaşacağım. Orijinal içerik İngilizce olarak 19 Mart 2024’de yayınlanmıştır.Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.(*) Bu yazının çevirisinde Türk okura hitap etmek için birtakım değişiklikler yapılmıştır.