Bu soruyu oldukça kritik gördüğüm iki boyutuyla ele alacağım:1) Yapay zekâdan en etkin şekilde faydalanabilme becerimiz.2) Yapay zekânın ötesine geçecek insani becerilerimizYapay zekâdan en etkin şekilde faydalanmak için bugün kullanılan kavram doğru “prompting”, yani doğru komut verebilme. Yapay zekâyla ilişkinize tam buradan başlamak mantıklı. Yani yapay zekâya ilk soru: “Sana nasıl komut vermeliyim?” ya da “Sorularımı sana nasıl sormalıyım?” olabilir. Sizi sonrası için çok iyi yönlendirecek cevaplar alacağınıza şüpheniz olmasın.Yapay zekâ asistanınızla ilişkinizse konu bazlı soru/cevap ilişkisinden çok daha fazlası. Gerçek bir asistan gibi sizi tanıması, yaşam amacınızı bilmesi, hedeflerinizle ilgili fikir sahibi olması gerekiyor ki size doğru ve etkin bir şekilde hizmet edebilsin. Bu süreci aşağıdaki adımlarla yürütmenizi öneririm.Ufak tefek araştırmalar dışında önemli bir soru sormadan önce kendinizi tanıtacak şekilde sohbet edin. Sizin kişisel tarihçenizi, eğitiminizi, hobilerinizi, hayata/işe bakışınızı, değerlerinizi, yaşam amacınızı bilmesi aranızdaki ilişkiyi doğru bir zemine oturtur.Araştırma yapmak ya da üzerine çalışmak istediğiniz konuları kategorize edin. Bunları kullandığınız programda başlıklar vererek ayrı ayrı açın.Bir konuyu tartışmak istediğinizde arka planı hatırlatın. Hedeflerinizle eşleştirin, mutlaka bağlamını verin. Örneğin “Şirketimin bu stratejisini şu değerlerimiz çerçevesinde ele almak istiyorum.” deyin.Konuyu doğru veri setleri üzerinden tartışabilmek için yapay zekâyı daha fazla araştırma yapma konusunda yönlendirin ve ona bunu yapması için vakit tanıyın. Mesela yakın zaman önce ChatGpt’yle Atatürk’ün “Türk; öğün, çalış, güven.” sözünün ardındaki manayı tartışmak istedim. Sorumu yanıtlamadan önce için yakın zamanda ortaya çıkan yeni bir bulguya dek tarihte Türk adının geçtiği ilk yazılı kaynak olarak bilinen Orhun Yazıtları’na bakmasını istedim. Sorunuzu veya talebinizi bu zemine oturttuktan sonra hedef odaklı ilerleyin. Parametrik sorun ya da bilgi isteyin. Sadece “Bana bir dijital pazarlama kampanyası çalış.” dememelisiniz. “Şirketin 2025 hedeflerini konuştuk, değerlerini biliyorsun, özellikle yurtdışı pazarlarda ve şu gelir grubuna ulaşma hedeflerimiz çerçevesinde bana aylık bir plan dahilinde, instagram ve Google gibi kanalları içerecek bir dijital pazarlama kampanyası planını word formatına kaydedecek şekilde çalışır mısın?” deyin. Doğru 5n1k’yla tanımlanmış komutlar her zaman daha iyi sonuç verecektir.Her ne kadar karşınızdaki yapay zekâ olsa da istediğiniz cevabı alınca teşekkür edin. Yukarıdaki örnekte olduğu gibi bir plan hazırlaması ya da bir işinizi çözmesi durumunda yapay zekâ asistanınızı sonuçlardan haberdar edin. Böylece bir sonraki çalışmanızda sonuçları dikkate alarak düzeltmeler yapabilsin.Ara ara bir talebiniz olmasa da bireysel/şirkete dair konularda gelişmeleri düşünce yapınızdaki değişimleri paylaşarak yapay zekâ asistanınızı düzenli aralıklarla eğitmeye devam edin.“Ben kendimle ilgili verileri paylaşmak istemem.” derseniz yapay zekânın sadece internette erişebileceği veri setleri üzerinden araştırma yapmasını da talep edebilirsiniz.Konuyu iki boyutta ele alacağım demiştim. Birinci boyut yapay zekâyı etkin kullanımdı ki buna değindik. İkinci boyutsa insanın yapay zekânın oluşturabileceği katma değerin üzerinde bir etki yaratması. Peki bu nasıl olacak?“Tarih tekerrürden ibarettir.” denir ya, gerçekten de tarih bize çok benzer örüntüler veriyor. Ben bu dönemi eski Yunan, Roma, Mısır uygarlıklarına benzetiyorum. Yerleşik hayatta geçmiş medeniyetlerin büyük yapılar inşa edilebilmesi için kölelerin emeğinin sömürüldüğü o döneme. Operasyonel işlerin önemli bir kısmını köleler yaparken keyfi çok yerinde bazı meslek grupları da yok değildi. Sinema sektörü yüzünden köleleri hep sırtından kırbaç inmeyen rıza mekanizmasının işlemediği gruplar olarak görüyoruz. Fakat gerçek daha farklı tabii. Öyle olsaydı yüzbinlerce köle ayaklanıp, imparatorları anında tahttan indirmez miydi? Yaşam yerleriyle, hayatlarını sağlıklı idame ettirecek gelirleriyle bir topluluktu o dönemin köleleri. Keyfine diyecek olmayanlarsa aristokratlar, ruhban sınıfı, komutanlar, yani nispeten ayrıcalıklı sınıflar. Milet Okulu beni her daim derinden etkilemiştir. Menderes Ovası’nın yerinde Ege denizinin hırçın sularının yer aldığı o tarihlerde imparator Thales denizin üstünde muhteşem bir okul inşa ettirmiştir. Michelangelo ve Mimar Sinan da başka bir çağın çok güzel örneklerdir. Davut’u bitiren ve Floransa halkını bu sembol etrafında yeniden birleştiren büyük ustaya kardinal bir küfe dolusu altın hediye etmiştir. Mimar Sinan’ın sadece kendi adına hayır için yaptırdığı eserlerin değerini bugünkü rakamlarla hesaplasanız kişisel servetine dair ciddi fikir verecektir. Peki bu figürler ne yapmış da imparatorlar, padişahlar bu ustalara maddi ve manevi büyük teveccüh göstermiş? Köleleri kendini tekrar eden operasyonel işleri yaparken bu ustalar insanın en yüce özellikleriyle büyük değer katmışlardır. Derin düşünmüş, tasarım yapmış ve estetik katmışlardır.Yapay zekâyla beraber kendini tekrar eden operasyonel işlerin en verimli şekilde bilgi çağının “kölesiyle” yapıldığı dönemdeyiz. İnsan bu süreçte bu işleri ben de yaparım diyerek profesyonel varlığını sürdüremez.Bugünün profesyonelleri Thales, Michelangelo, Mimar Sinan’ı hatırlamalı, derin düşünme, tasarım ve estetik katma becerilerini geliştirmeli ve değer katacak işler üretmeli.Bugünün profesyonelleri bir kez daha filozof, sanatçı, mimar gibi düşünüp ürettiğinde yapay zekâ onların en büyük destekçisi, yardımcısı olacak.Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.