Yapay zekâ insanlığa yarar mı sağlayacak yoksa insanlığı yok mu edecek? Alelade ya da klişe bir soru deyip geçmeyin zira bunun için olasılık belirleyenler var. Bu soru için bir anda CEO’luktan olup yeniden koltuğuna kavuşanlar var. Bu soru için Elon Musk’ın üç gün üç gece süren 44’üncü doğum günü partisinde birbirine küsüp kendi yapay zekâ şirketini kuranlar var.Bütün bu işler Kaliforniya dolaylarında oluyor. Avrupa’da kurulup dünyayı etkileyecek güce ulaşmış yapay zekâ şirketi var mı, bilmiyoruz. Hemen akla gelen DeepMind Londra’da kuruldu ama onu da Alphabet (Google) satın aldığı için artık o da Avrupa’da sayılmaz.Peki, okyanusun ötesinde dünyayı değiştirecek şirketler kurulurken Avrupa ne yapıyor?Regülasyon yapıyor.Harika! “Üretemediğimiz teknoloji için hiç olmazsa düzenleme yapalım.” diyorlar herhalde.Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, Avrupa Parlamentosu ve üye ülkeler, biyometrik gözetimde yapay zekâ kullanımı ve ChatGPT gibi yapay zekâ sistemlerinin nasıl düzenleneceği de dahil olmak üzere belirli kurallar konusunda geçici bir anlaşmaya vardı. Mevzuatın önümüzdeki yılın başlarında yürürlüğe girmesi ve 2025 itibarıyla uygulanması bekleniyor.O zamana kadar, yapay zekâ teknolojisi değişip düzenleme çöpe gider mi bilemeyiz.Yapay zekâ çok hızlı, Avrupa çok yavaş. Bulamadığı teknolojiyi yasal çerçeveye oturtmanın peşinde.Zaten yapay zekâ işinde her türlü tuhaflık, hızlı oynatılan çizgi filmlerdeki gibi bir süratle gelişiyor.Hükümetler ve yasalar işin hep gerisinden geliyor. Aslında internette de böyle olmuştu.Yapay zekâ konusunda çok endişelendiklerini, bunun insanlığı yok edebileceğini söyleyenler aynı zamanda bu teknolojiyi geliştirenler… Şirket sahipleri.Akılları sıra Dünyayı Kurtaran Adam gibi, yapay zekâ şirketi açıp dünyayı yapay zekâdan koruyacaklar… Anlayacağınız, yapay zekâ tam anlamıyla bir paradokslar sektörü olarak gelişiyor.Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.