Time dergisi Taylor Swift’i yılın insanı seçti. O kadar haklı bir tercih ki… 2023’ü daha iyi geçiren ya da popüler kültürü şekillendirmede Swift’ten daha başarılı birini düşünebiliyor musunuz? Benim aklıma gelmiyor. Yılın panoramasına bakalım: Rekorlar kıran turne, en popüler albümü 1989’u yeni versiyonuyla piyasaya sürmesi, turne filmi ve bir de yeni sevgilisi. En güzelini sona bıraktım. Sevgili yapmasından bahsetmiyorum. Dürüst olmak gerekirse Swift bu yıla asıl damgayı, kültürel etki yaratma gücü açısından tahtını sağlamlaştırarak vurdu. Amerikan futbolu takımı Kansas City Chiefs’te oynayan erkek arkadaşı Travis Kelce’i izlemeye gittiği NFL maçlarında izlenme oranları arşa çıktı. Swift’in turnesinin otelcilik sektörünü canlandırdığı ve genel ekonomik koşulları iyileştirdiği de unutulmamalı. E bu kadın yılın insanı olmayacak da kim olacak?Sam Lansky tarafından kaleme alınan makalede Swift, aklınızın ucundan dahi geçmeyecek birçok hikâye paylaşıyor. Kariyerini, dillere pelesenk olan turnesini ve belki de ilk defa, yeni sevgilisini anlatıyor. Herkesin odaklandığı şu magazinel kısmı kenara bırakalım. Ben bu Time makalesinin daha farklı bir yanına dikkat çekmek istiyorum zira her girişimci ve lider için, 2023’e damgasını vuran bu popüler kültür ikonunun altın yılından çıkarılacak dersler var. Hazırlıklı olunSwift’in konser performansı neredeyse üç saat sürdü. Üç saat boyunca hiç durmadan şarkı söylemek mi? Pek inandırıcı gelmiyor, farkındayım. Zaten Swift de sadece şarkı söylemiyor. Bu üç saate kostüm değişikliklerini, koreografiyi ve yanlış giden pek çok şeyi düzeltmek için harcadığı zamanı sığdırıyor. Swift öyle bir anda sahneye çıkıp şarkı söylemeye başlamıyor, performansı için hummalı bir hazırlık yapıyor. İnanmayacaksınız ama bu zorlu performans programı için antrenman bile yapıyor. Sahnede o kadar doğal davranıyor ki sanki bu kumaş doğasında varmış gibi hissediyoruz. Oysa ne kadar çok çalıştığını şu sözlerle anlatıyor:“Sahnede aklımın bir köşesinde ‘Şimdi ne yapacağım ben?’ diye düşünmemek, kafama estiği gibi davranıp hayranlarımla şakalaşmak için çok ama çok fazla prova yaptım.”Swift, başarıyı yakaladıktan sonra pek çoklarının aklından çıkardığı o değeri çok iyi kavramış: O, sahnelerin yıldızı. İşi sahneye çıkıp insanlara neşe saçmak. Hak ettiği karşılığı almıyor desek yalan olur. Çok iyi para kazanıyor, kabul. Fakat aynı zamanda hayranlarına karşı sorumluluk sahibi olduğunu da unutmuyor. En önemlisi de ondan beklentilerini gayet iyi anlıyor ve bunları karşılamak için gece gündüz hazırlanıyor. Time dergisine konuşan şarkıcı şu sözlerle yine bizi kendine hayran bıraktı:“Her hâlükârda o sahneye çıkacağımı biliyorum. Hasta da olsam, bir yerim de incinse, kalbim de kırılsa, rahatsız hissetsem ya da gergin de olsam… Bu artık benim kimliğimin bir parçası. Eğer biri beni izlemek için bilet alıyorsa, iki elim kanda da olsa o sahneye çıkarım.”Beklenti her şeydir Aslında Swift insanların kalbine giden yolun yalnızca beklentilerini karşılamaktan geçmediğini anlayan ilk kişi olabilir. İşin sırrı, beklentilerin de ötesine geçip daha fazlasını verebilmekte saklı. Yapabileceğini söylediğiniz şeyi yapmanız tabii ki harika. Ama dürüst olmak gerekirse, herkesin düşündüğü, bunun için asgari çabayı sarf ettiğiniz olacak. Ne de olsa vaat ettiğiniz şey zaten buydu. Şöyle düşünün, kim seyahat ettiği şehre uçağı planlanan saatte vardı diye mutluluktan havaya uçar? Beklenen o değil midir zaten?Öte yandan şunu da unutmayın, biri sınırlarını aşıp daha da fazlasını yaptığında hafızanıza kazınır. Beklentilerin çok üstündeki deneyimleri unutmak mümkün değil. Swift de kendisini izlemek için tomarla para harcayıp dünyanın dört bir yanından seyahat etme zahmetine giren hayranlarına tam da böyle yaklaştığını şu sözlerle ifade ediyor: “Bilet almak için ne kadar çok çalıştıklarını biliyorum. Tam da bu yüzden beklediklerinden daha uzun süre sahnede kalıp onları şaşırtmak istiyorum. Onları mutlu etmek bana iyi geliyor.” Doğru bakış açısı sizi fizana götürürSonuç olarak Swift, kariyerinin birçok insanın hayal bile edemeyeceği bir noktaya geldiğinin farkında. Daha da önemlisi bu çabayı sürdürmediği takdirde kariyerinin bugünkü gibi kalmayacağını fark etmiş ki şu sözleri söylüyor:“Hiçbir şey kalıcı değil. Bu yüzden şu anda bulunduğum noktada yapabildiğim her şeyin, her saniyenin kıymetini biliyorum. Neden mi? Çünkü bir gün elimden kayıp gidebilirler. Öğrendiğim bir şey varsa o da iyi ya da kötü, başıma ne gelirse gelsin durmak yok, yola devam. Kendime hep, ‘Üretmeye, sanatını icra etmeye devam et.’ diye hatırlatıyorum.”Geçtiğimiz yıllara bakarsak, Swift’in müziğiyle, konserleriyle ya da yeniden kaydettiği eski albümleriyle hayranlarına istediğini verdiğini görüyoruz. Üstelik karantinada kaldığımız dönemde bile iki yeni albüm çıkardı.Swift’in kendine has koşullarına sahip olmayan biri için bu üretim kapasitesi hayal dahi edilemeyecek bir şey. Ama üzülmeyin, hâlâ alınacak dersler var: Yapabileceğiniz tek şey, kontrol edebileceğiniz ne varsa ona odaklanmak ve gerisini akışa bırakmak. Birçoğumuz hayatta elimizde olmayan şeylere odaklanıyoruz. Aslında bunlar bizi gerçek amacımızdan uzaklaştıran kuru kalabalıktan başka bir şey değil. Unutmayın doğru bakış açısıyla fizana bile gidersiniz. Orijinal Yayın Tarihi: 7 Aralık 2023Köşe yazarları tarafından burada paylaşılan görüşler, incturkiye.com’a değil, yazara aittir.Çok daha fazlası için Inc. Türkiye bültenlerine kaydolun.